Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her fırsatta vurguladığı yerlilik ve millilik, devlet kurumlarında karşılık bulmuyor. 1978 yılından bu yana İzmir’de faaliyet gösteren ve alanında dünyanın sayılı firmalarından olan elektral A.Ş ürünleri kritik öneme sahip kurumlar tarafından göz ardı ediliyor.
Güvenlik kapı ve dedektörleri üreten firma, alanında yerli ve milli tek olma özelliği taşıyor. Elektral A.Ş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Erdem Dinçsoy, tamamen yüzde 100 yerli ve milli üretim olan ürünlerin Devlet Hava Meydanları İşletmesi ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kritik öneme sahip kurumlar tarafından ilgi görmediğini ve yerli olmayan ürünlerin gözde olduğunu söyledi.
Yılda 1 Milyon Avro Yurtdışına Gidiyor
Her yıl yaklaşık 100-300 adet ihale ile alım yapıldığını belirten Erdem Dinçsoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yapılan bu ihaleler sonucunda yerli ve milli olmakla kalmayıp dünya standartlarının da üzerinde gösterilen ürünlerimizin tercih edilmemesi ve her yıl ortalama 1 milyon avromuzun yurtdışında faaliyet gösteren şirketlerin kasasına, dolayısıyla o ülkenin katma değerine kazandırılıyor. Biz istiyoruz ki Cumhurbaşkanımızın vurguladığı gibi yerli, milli ve son teknoloji ürünlerin kendi ülkemizde kullanılsın ve paramız ülkemizde kalsın. Bugün dünyanın pek çok noktasında Elektral A.Ş’nin ürettiği güvenlik dedektörleri kullanılmaktadır. Hem ucuz hem kaliteli hem de yerli olan ürünü kullanmak yerine neden daha maliyetli ve yabancı bir ürün tercih ediyoruz. Biz daha az maliyetle üstelik de dünyanın en gelişmiş cihazını üretiyoruz. Almanlar dahi kendi hapishane ve adalet saraylarında bizim ürünümüzü kullanırlarken, bizim otoriteler gidip İtalya’da cihaz arıyorlar”
Ülkemizde Üretiyoruz, Daha Ucuza Mal Ediyoruz
Yurtdışından oldukça yüksek maliyetlerle getirtilen güvenlik kapılarının ülkemizde üretilmesiyle maliyet kaleminin düştüğünün altını çizen Erdem Dinçsoy, kapıların Türkiye’de üretilmesinin ülkemiz açısından oldukça önemli olduğunu belirtti. Dinçsoy, “Özellikle Devlet Hava Meydanları İşletmesi sadece uluslararası standart istemiyor, rakibimiz tarafından bize belge verilmesini istiyor. Ekonomik savaşın bu derece gün yüzünde yaşandığı günümüzde bunu, Rakip size verir mi? Dünyanın en zor ihalelerini alırken, Ülkemizde test dahi edilmiyor, ihaleye dahil edilmiyoruz. Yeni güvenlik metal dedektörlerimizde metalin cinsi, miktarı tespit edilip – tehdit unsurlarıyla kıyaslanmaktadır. Hem Amerikan hem de Avrupa normlarını sağlamakta olup, tek eksiği Rakipten Belgesi Yoktur!” diye konuştu.
Yeni Nesil Makam Kapısı Üretiyoruz
Üretilen yeni bir ürün olan makam odası gizli silah dedektörü sayesinde odaya silahla girişin önüne geçileceğini ifade eden Erdem Dinçsoy, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Makam odası kapısına 15 dakikada takılacak bir özel alet sayesinde üzerinde silah olan kişileri odaya almayan-uyaran bir dedektör tasarladık. Bu sayede kişinin üzerinde silah varsa uyarı veriyor, kapı açılmıyor ve kişiyi içeriye almıyor. Devletimizin kritik noktalarında bulunan makamların tercih edebileceği bir ürün olan makam odası gizli silah dedektörü ile devlet büyüklerimiz artık güvende olacaklar. ”
Fuarlarda İlgi Görüyoruz
Katıldıkları yurtdışı ve yurtiçi fuarlarda oldukça büyük ilgi gördüklerinin altını çizen Erdem Dinçsoy, fuarlar sayesinde müşteri portföylerinin genişlediğini dile getirdi. Dinçsoy, “Katılım sağladığımız hemen her fuarda oldukça büyük ilgi görüyoruz. Bunun nedeni ise geliştirmiş olduğumuz teknolojinin ilk olmasıdır. Elektral A.Ş olarak her attığımız adım ülkemize artı olarak dönmektedir. Hem katma değer olarak hem de ülkemizi temsil açısından büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.
Türkiye’den Satamayınca Almanya’dan Satmaya Başlıyoruz
Almanya ile 15 seneden beri süren ticari bağlarını şirket yoluyla daha da sağlamlaştıracaklarına dikkat çeken Erdem Dinçsoy, “Yaklaşık 15 seneden beri Almanya’da cihazlarımız satılıyor. Almanya vasıtasıyla birçok ülkeye de ihraç ediliyor. Son bir seneden beri Almanya’da kendimiz bir şirket kurma aşamasına geldik. Bugün yüzde 78’i Türkiye’ye ait olmak üzere yüzde 22’si Almanlara ait olmak üzere yeni bir GMBH şirket kuruyoruz. Bu şirket 10 Haziranda devreye giriyor. Bu da ihracatımızı ciddi anlamda artıracak ve ülkemize katma değer olarak ciddi katkı sağlayacak. Böylece cihazlarımız made in Turkey ve made in Germany olarak iki ayrı markayla dünyanın bütün ülkelerine satılabilir hale gelecek” diye konuşarak yurtdışında ülkemizi temsil etmek için önemli bir adım attıklarını sözlerine ekledi.
Güvenlik kapı ve dedektörleri üreten firma, alanında yerli ve milli tek olma özelliği taşıyor. Elektral A.Ş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Erdem Dinçsoy, tamamen yüzde 100 yerli ve milli üretim olan ürünlerin Devlet Hava Meydanları İşletmesi ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kritik öneme sahip kurumlar tarafından ilgi görmediğini ve yerli olmayan ürünlerin gözde olduğunu söyledi.
Yılda 1 Milyon Avro Yurtdışına Gidiyor
Her yıl yaklaşık 100-300 adet ihale ile alım yapıldığını belirten Erdem Dinçsoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yapılan bu ihaleler sonucunda yerli ve milli olmakla kalmayıp dünya standartlarının da üzerinde gösterilen ürünlerimizin tercih edilmemesi ve her yıl ortalama 1 milyon avromuzun yurtdışında faaliyet gösteren şirketlerin kasasına, dolayısıyla o ülkenin katma değerine kazandırılıyor. Biz istiyoruz ki Cumhurbaşkanımızın vurguladığı gibi yerli, milli ve son teknoloji ürünlerin kendi ülkemizde kullanılsın ve paramız ülkemizde kalsın. Bugün dünyanın pek çok noktasında Elektral A.Ş’nin ürettiği güvenlik dedektörleri kullanılmaktadır. Hem ucuz hem kaliteli hem de yerli olan ürünü kullanmak yerine neden daha maliyetli ve yabancı bir ürün tercih ediyoruz. Biz daha az maliyetle üstelik de dünyanın en gelişmiş cihazını üretiyoruz. Almanlar dahi kendi hapishane ve adalet saraylarında bizim ürünümüzü kullanırlarken, bizim otoriteler gidip İtalya’da cihaz arıyorlar”
Ülkemizde Üretiyoruz, Daha Ucuza Mal Ediyoruz
Yurtdışından oldukça yüksek maliyetlerle getirtilen güvenlik kapılarının ülkemizde üretilmesiyle maliyet kaleminin düştüğünün altını çizen Erdem Dinçsoy, kapıların Türkiye’de üretilmesinin ülkemiz açısından oldukça önemli olduğunu belirtti. Dinçsoy, “Özellikle Devlet Hava Meydanları İşletmesi sadece uluslararası standart istemiyor, rakibimiz tarafından bize belge verilmesini istiyor. Ekonomik savaşın bu derece gün yüzünde yaşandığı günümüzde bunu, Rakip size verir mi? Dünyanın en zor ihalelerini alırken, Ülkemizde test dahi edilmiyor, ihaleye dahil edilmiyoruz. Yeni güvenlik metal dedektörlerimizde metalin cinsi, miktarı tespit edilip – tehdit unsurlarıyla kıyaslanmaktadır. Hem Amerikan hem de Avrupa normlarını sağlamakta olup, tek eksiği Rakipten Belgesi Yoktur!” diye konuştu.
Yeni Nesil Makam Kapısı Üretiyoruz
Üretilen yeni bir ürün olan makam odası gizli silah dedektörü sayesinde odaya silahla girişin önüne geçileceğini ifade eden Erdem Dinçsoy, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Makam odası kapısına 15 dakikada takılacak bir özel alet sayesinde üzerinde silah olan kişileri odaya almayan-uyaran bir dedektör tasarladık. Bu sayede kişinin üzerinde silah varsa uyarı veriyor, kapı açılmıyor ve kişiyi içeriye almıyor. Devletimizin kritik noktalarında bulunan makamların tercih edebileceği bir ürün olan makam odası gizli silah dedektörü ile devlet büyüklerimiz artık güvende olacaklar. ”
Fuarlarda İlgi Görüyoruz
Katıldıkları yurtdışı ve yurtiçi fuarlarda oldukça büyük ilgi gördüklerinin altını çizen Erdem Dinçsoy, fuarlar sayesinde müşteri portföylerinin genişlediğini dile getirdi. Dinçsoy, “Katılım sağladığımız hemen her fuarda oldukça büyük ilgi görüyoruz. Bunun nedeni ise geliştirmiş olduğumuz teknolojinin ilk olmasıdır. Elektral A.Ş olarak her attığımız adım ülkemize artı olarak dönmektedir. Hem katma değer olarak hem de ülkemizi temsil açısından büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.
Türkiye’den Satamayınca Almanya’dan Satmaya Başlıyoruz
Almanya ile 15 seneden beri süren ticari bağlarını şirket yoluyla daha da sağlamlaştıracaklarına dikkat çeken Erdem Dinçsoy, “Yaklaşık 15 seneden beri Almanya’da cihazlarımız satılıyor. Almanya vasıtasıyla birçok ülkeye de ihraç ediliyor. Son bir seneden beri Almanya’da kendimiz bir şirket kurma aşamasına geldik. Bugün yüzde 78’i Türkiye’ye ait olmak üzere yüzde 22’si Almanlara ait olmak üzere yeni bir GMBH şirket kuruyoruz. Bu şirket 10 Haziranda devreye giriyor. Bu da ihracatımızı ciddi anlamda artıracak ve ülkemize katma değer olarak ciddi katkı sağlayacak. Böylece cihazlarımız made in Turkey ve made in Germany olarak iki ayrı markayla dünyanın bütün ülkelerine satılabilir hale gelecek” diye konuşarak yurtdışında ülkemizi temsil etmek için önemli bir adım attıklarını sözlerine ekledi.