Kim sever bulanıklığı? İnsan,bilim,ekonomi,siyaset,çevre...hangisi? Ya sisli şehirler? Kar altında evler,mahalleler ve silüet içinde yıllar yılı yaşadığınız şehirler? Kararan ruhlarınız nasıl olur da özlemez ışığı,aydınlığı,baharı?
Sözcükler,kavramlar muğlak, bulanık bir dünyada neyi açıklamaya çalışır? Tasarım ve mimarlığın ya çözümsüz halleri?Ham bile olmayan fikirler nasıl olgunlaşıp, bu yaşadığı bulanık dünyayı açık edecek?
Hani bu araf haller yok mu ya! Çelişkiler,tutarsızlıklar..yok mu bu uğursuz gecenin sabahları dedirten?
MİNE’L-MA
SU’DAN GELİR HER GÜZEL ŞEY
İnsandan sonra herşeyin öznesi tabiat ana ve onun en masum evladı..su! Evet ta kendisi!
İlkbaharı haber veren nergiz,kendini sonra gül kraliçesine bırakacak ve güller dünyasına gireceğiz ya..Artık herşey bahara durmuş;deniz alabildiğine mavi! Ya işte beklenen zaman beklenen müjde gelmiştir. Yaşamın kaynağı su unutulur mu?
Dağlar,tepeler ,ovalar,yaylalar arasında yara yara gelen hani; o baharın şırıltılı sesi!
SU!
GÜRÜLTÜLÜ KAKAFONİ DÜNYADAN SIYRILIP KAÇIP TA KOŞAR GİDERSİN YA..Suyun o tatlı ,menzile koşup giden hallerine.. Peki, su halinden memnun mudur?
Milyarlarca yıldır dünyaya hayat veren,kendisi için savaşlar verilen, milyonlarca insanın uğrunda öldüğü, girdiği dünyalara hayat veren, hani HERŞEYİ SU'DAN YARATTIK diyen C.Hakk'ın hayatın özünün su olduğunu bildirdiği su.. gerçekten memnun mudur hallerinden?
Anne rahmine bile bulanık bir dünyadan kopup ta gider su!Dünyanın rahminden akar da su; dışlara her yere akar da akar,sular . hayatı sular ve uçsuz bucaksız denizlere dökülür de dökülür..
Dağların da ta rahminden çıkar da..tabiatı her türlü hayvanatı sular da sular,dereler akarsulara akar da akar gider..herşey insan için.
Peki, insan ne mi yapar? Neyi doğru yapmazsa onu! Kendi kaynağını korumayı bırak kurutur, kirletir; ve yaşamı öldürür kaçırır suyu! Sanayileşmiştir, usul usul sessiz sessiz kendi yurdunda akıp giden bu güzel yolcuyu, bağrına gönderdiği kimyasallarla bozar,kokutur ve bulanıklığa mahkum eder! Zehirler yani, toprağında yetiştirdiği ürüne bulaştırır bu zehri ve bunu sofralarında tüketir yavaş yavaş zehirler kendini..ve neslini! Soyunu kırar neslinin.. Gdo!lu ürünlere dönüştürür sonra! İnsan bu, öldürür mü kendini; neslini,soyunu,suyunu…
Hani, Su uyurdu ama uyumazdı düşmanı!
Kendi soyunu kıran insanoğlu, daha fazla daha fazla kazanmak ve sadece onun olması için toprağın.arazinin,ülkenin,yurtların..herşeyi yok edecek sefihleşti insan.. öldürdü,katletti karşıdakini,aslında kendini! O nehirler. dereler doldu Kızılderili insanlarla; asırlar asırları çağırdı ve değişmedi insan! Katledilenlerin kanlarıyla boyanan su utandı kızardı ; sakladı attı denizlere, itti toprağın altına kirliliği de insan..utanmadı,haya etmedi Allah’tan da, kuldan da.. Su, uyuyamadı, hıçkırıklara boğulup katran gecelerinde ağlayamadı!
Sonuç ne mi?
HAVADAN SUDAN KONUŞMA! GEREĞİNİ YAP!
Geleceğimiz, Allahın İkramı Dünya, doğa,toprak,ağaç ve su.. tükeniyor,bitiyor..dünya alarm veriyor! İnsan, kapitalistleşen bir dünyada herşeyin sömürüldüğü bir çıkmaz alemde, kendi kendini tükettiği ve öldürdüğü, yüce olan kendine emanet edilen bu dünyada kendine yer arıyor!
Suyu Kirletmeyelim/İsraf Etmeyelim;Cevremizi koruyalım, Doğayı kirletmeyelim, Kimyasallarla Ozon Tabakasını Delmeyelim, Okyanusları bitirmeyelim, Ağaçları Kesmeyelim,Nükleer enerjiye hayır, Atom bombasına hayır, Savaşa Hayır, kıtalararası balistik füzelere hayır deyip..deyip fıtratın karşıtı ve ilahi uyarıların zıttı işler yapmaya devam ediyor; fütursuzca, dünya/ahireti önemsemeden, hesap gününü düşünmeden, kuldan utanmadan, Allah’tan korkmadan..
Yetiştirdiğimiz nesiller, kendi geleceklerine sahip çıkarak, önce kendilerini düzeltip sonra dünyayı düzeltme çabası içine bir mümin edası,tavrı,mücahedesi içinde çalışmalıdır. Yarın kıyamet kopacağını bilse, ağaç dikme gayreti içinde hayatının son anına kadar yaşam için mücadele vermeye devam etmelidir. Zalimlere, insan hak ve hürriyetlerine sahip çıkarak insanı ve doğayı ve suyu kirleten tüm dünya diktatöryasına dur demelidir.
‘Onlara eleriyle yaptıkları yüzünden bir musibet gelip çattığı zaman bu nasıl olur derler..’ (Nisa,62);
‘İnsanların kendi elleriyle yaptıkları yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu; böylece Allah –dönüş yapsınlar diye- işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor’ (Rum,41).