Seneee 2009. Bir açıklama yapıldı ki 1 Mayıs İşçi Bayramı resmi tatil olacak. O zaman özel sektörde çalışıyorum. Özelde çalışanlar bilirler, resmi-gayrı resmi gün farketmez, mümkün olsa her gün çalıştırırlar. Hakkını yemeyeyim benim patronum iyiydi, Allah razı olsun, her zaman hayırla anarım ve duamdadır.
Bu haberi duyunca tabi biz kendi aramızda konuştuk, acaba bizde tatil olur muyuz diye. Şefleri olduğum için gittim patronun karşısına, "haberleri duymuşsunuzdur, 1 Mayıs resmi tatil ilân edildi. Biz de o gün tatil istiyoruz" dedim. Allaaah sen misin bunu söyleyen. Patron sinirlendi mi, hadi bakalım Sema, şimdi nolcak "Sen kominist misin Sema! İzin istiyorsan sana izin vereyim! Ama neymiş o öyle topluca izin falan, yok oyle bisey!" demez mi. Ben durur muyum: "Teşekkür ederim R. Bey, benim zor zamanlarımda hep yardımcı oldunuz allah razı olsun, ne zaman izin istesem verdiniz sağ olun. Ama ben sadece kendim için istemiyorum, hakkımız olanı talep ediyorum. Ayrıca emeğimi koruyan, savunan biri olmam için kominist olmama gerek yok." dedim ve odama gittim. Çalışma arkadaşlarıma durumu izâh ettim, onlar da doğal olarak duruma üzüldüler.
Birkaç gün sonra patron bize bir haftalık ücretsiz izin verdi. Sen misin resmi tatil isteyen!
EMEK...
Aslında her insan birşeylere emek vermiyor mu? İster karşılığında ücret alsın ister almasın. Bir anne evladına, bir öğretmen öğrencisine, bir usta çırağına, bir sanatçı eserine,... Herbirimiz kendi kendimize emek vermiyor muyuz?
Normalde böyle günleri kutlamam aslında. Benim için yaşadığımız her gün özeldir. Ama bugüne dair bu anımı sizinle paylaşmak istedim. Emek benim için çok kıymetlidir. Paha biçilemez. Yaptığın işin karşılığında ücretini verirler lakin verirken gözü kalanlar, başına çalar gibi verenler de olur, "güle güle harca, hayrını gör" deyip zarfın içinde verenler de (bu patronum Allah razı olsun böyleydi ve kazancımın her kuruşu bereketlendi, hayrını gördüm cok şükür) vardır.
Emeğin karşılığı her zaman maddi değildir. İçten gelen bir teşekkürü, samimi bir gülüşü emek veren insana cok görmemeliyiz. En önemlisi de VEFÂ borcumuz olduğunu unutmamaktır.
Çok daha önemlisi ALLAH'a ne kadar ŞÜKREDİYORUZ? Sonuçta -teşbihte hata varsa Allah'a sığınırım- ilk emek veren, hem de bizden hiçbir karşılık beklemeden, herbirimizi eşsiz yaratan, özel ve değerli kılan, sınırsız nimetleri önümüze seren Rabbimiz değil mi?
Herkes yaptığının karşılığını er ya da geç alacaktır. İlahî huzurda borçlu çıkmamak için elimizden geleni yapıyor muyuz, biz buna odaklanalım.
Her insan emekçidir, emeklerinizin karşılığını dünyada, mükafatınızı ahirette almanız duasıyla...