MUCİZE HEDEFİNDEKİ TEKNOLOJİNİN DİLİ
RİSALE-İ NUR’DA BAL ARISI
Bal arısı her bir yaptığı görevle insanlara maddi manevi dersler veriyor ve faydalar sağlıyor. Birlikte bakıp sonra da tefekkür edelim.
“Bal arısı, kendine güvenmediği için, gündüzün güneşini bulur.”
Şimdi ben burada anladığımı anlatmaya çalışacağım ama, bunun ifade etmiş olduğu anlamı vermem mümkün değildir. Buradan içtimaiyatçının çıkaracağı ders farklı, bir gıdacının çıkaracağı ders daha farklıdır.
Ama şunu buradan bahsetmeden geçemeyeceğim. Vişne suyu fabrikasına bir bakalım.
Kilometreleri kaplayan bu fabrika ne yapıyor?
Vişne hammaddesini alıp, suyunu sıkıp, kağıt, cam veya teneke ambalajına dolduruyor.
Bu fabrika içerisinde her meslekten insan çalışmaktadır. İsi, gürültüsü, hava kirliliği, grevi, lokavtı, alayişi ve nümayişi vardır.
Vişne ağacı fabrikasını hiç düşündük mü? Hammaddesi nedir biliyor muyuz?
Çamur yeyip vişne meyvesini veren Allah’ın mucize ağacıdır.
İşte bu fabrikanın isi, pası, grevi, lokavtı olmadığı gibi çevremizi de temizliyor.
Ya balarısı ne yapıyor? Aman Yarabbi bu nasıl bir fabrika?
İnsan olan düşünmez mi?
Sinek kadar bir mahluk, kilometrelerce yol kat ediyor.
İnsanlar istifade etsin diye çiçeklerdeki en faydalı maddeleri topluyor, sonra kendi fabrikasında işledikten sonra hazır bir şekilde insanların istifadesine sunuyor.
Bu nasıl bir harika olay, düşünmeye değmez mi?
Bal arısı insanlığa ve medeniyete katkıda bulunurken, insanlık medeniyetten ve birbirinin menfaatini gözetmekten uzaklaşıyor.
Sözler’de insanların alacağı çok güzel dersler veriliyor. Ben oradan bir kesit aktarıyorum.
“Nasılki en küçüklerinden bal arısı ve ipek böceğini istihdam edip ilham-ı İlahî ile azîm bir istifade yolunu açarak..., medeniyet-i beşeriyenin mehasinine güzel şeyleri ilâve etmiştir.”(2/260)
Çok enteresan değil mi zehirli bir böcekten en gıdalı balı yiyoruz. Sümüklü bir böcekten de daha teknolojinin icat edemediği ipekten elbise giyiyoruz.
Bu harika olayları o zehirli böceğe ve o sümüklü böceğe verecek olursak; bu harika olaylar karşısında insanlık kendini nereye koyacak?
Bu durumda bir insan arıdan ve ipek böceğinden daha aşağı, daha bilgisiz, daha beceriksiz olmuyor mu?
Yoksa insanların hizmetine bu yaratıkları bir görevlendiren mi var?
Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu
31.08.2020