Bu Köşe yazımızda, Seçim öncesi adayların peşpeşe subliminal mesajları, vaatleri veya birbirlerini karalamalarını aktaralım.
Sırrı Sakık,
Millet İttifakının aday belirleme sürecinde yaşanan Kılıçdaroğlu krizi, sonrasında Kılıçdaroğlu-HDP ile görüşme adımıyla alevlenen İyi Parti içindeki rahatsızlık İyi Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu tarafından dışa vurulmuştu.
Ağır sözlerle yaşananları eleştiren Ağıralioğlu' na da tepki gösteren Sakık, "Siz HDP'nin oyları ile Cumhurbaşkanı olacaksınız, cumhurbaşkanı yardımcısı olacaksınız, milletvekili olacaksınız. Ama şunu etmeyin yapmayın... Herkes haddini bilecek! Binde sıfır olan partiler bakanlık, cumhurbaşkanlığı yardımcılığı isteyecek... Herkes haddini bilecek. Bu bu kadar basit. Biz ne yaptığımızı biliyoruz." dedi.
Daha sonraki günlerde de şu açıklamayla gündeme ses getirdi, "Biz bu sistemi değiştireceğiz. Bizim küçük hesaplarımız yok. Aslında dünkü açıklama bu. Biz masada oturup bir bakanlık, vekillik veyahut da bir cumhurbaşkanı yardımcılığı değil, biz 100 yıllık cumhuriyeti değiştireceğiz. Demokratik bir cumhuriyeti inşa edeceğiz.
(Adamın açıklaması net 100 yıllık Cumhuriyeti değiştireceğiz açıklaması ama herhangi bir tepki yok ilginç)
Önümüzdeki dönem bir özgürlük dönemi olacak. Bu özgürlüğü birlikte inşa edeceğiz. Kimlerle inşa edebileceksek onlarla da oturup konuşacağız. Kürtler diyor ki bizimle mücadele değil bizimle müzakere yapın. Bizimle oturun. Bizimle kavga değil, barış sağlayın."
Kemal Kılıçdaroğlu, altılı masaya adaylığını kabul ettirdikten sonra hemen HDP ile diyaloğa başladı. 6'lı masanın gizli ortağı konumunda bulunan HDP ise bu ilgi sonrası ilk kez masadaki varlığını gösterdi. Cumhurbaşkanlığı için aday çıkarmayarak üstü kapalı bir şekilde Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı aldı.
Kandil, Kılıçdaroğlu'nu olumlu karşıladı
Siyasette bunlar yaşanırken bir diğer taraftan Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı Kandil'de olumlu karşılandı.
Duran Kalkan, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada HDP'nin verdiği kararı destekleyerek seçimleri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanması gerektiğini söyledi.
HDP seçim beyannamesini açıkladı
CHP'den desteği alan HDP 2023 seçimleri için parti beyannamesini açıkladı.
AYM'de devam eden terör davası nedeniyle seçimlere Yeşil Sol Parti adıyla katılacak olan HDP'nin seçim bildirgesinde bakın neler yer aldı:
Öne çıkan maddeler şu şekilde:
Diyanet İşleri Başkanlığının yerine İnanç İşleri Başkanlığı kuracağız.
Zorunlu din dersini kaldıracağız.
İsteğe bağlı kürtajı yeniden parasız ve ulaşılabilir yapacağız.
Suriye ve Irak’a yönelik gerçekleştirilen askeri operasyonlara son vereceğiz.
KHK’ları ve OHAL komisyonunun hukuksuz kararlarını tüm sonuçları ile birlikte iptal edeceğiz.
Kılıçdaroğlu subliminal mesajları,
• O katıldıkları kongrede, Kemal Kılıçdaroğlu, çoğunluğun fark etmeyeceği bir sinyali daha çakıyor. “Ülkeyi rakı masasında kurtarmayacağız!”… Herkes bu söylemi; “CHP olarak, daha aktif olacağız” şeklinde yorumluyor ancak, aşağıda yazanları ve bu sözün, Cumhuriyet tarihinde bir tek kez, görevden alınan ve hastalığı boyunca ölürken Atatürk’ün yanına 10 ay uğramayan, Atatürk’ün teklifine rağmen muhtemelen korkudan kabul etmeyen 3 kişinin yerine, askerin sardığı meclise 11 kasım günü gelip Cumhurbaşkanı olan İnönü tarafından Atatürk’e söylendiği bilinen bir gerçek.
(Yani Atatürk öldükten sonra İnönü'nün bu sarfettiği sözü yıllar sonra Kılıçdaroğlu'nun sarfetmesi asla tesadüf değil.)
(Atatürk’ün ölümü ardından, fotoğraflarını paradan ve okullardan kaldırtan İnönü ile, Atatürk fotoğrafını partideki odasından kaldıran Atatürkçü milletvekillerini partiden uzaklaştıran Kemal Kılıçdaroğlu birbirlerine ne kadar da benziyorlar değil mi?)
Atatürk’ün Dersimi Tunceli yapmasından sonra ısrarla her gittiği yerde “ben Dersimli Kemal” diyerek adeta intikam yemini eden, Atatürk’ün partisinin başındaki adam bu söylemiylede bir bakıma mesajını herkese veriyor.
(Dersim adı 1935 yılında “Tunceli” ilan edildi. “Tunç gibi sağlam insanların yeri” anlamında)
Seccade olayı, apaçık bir subliminal mesaj olabilir anlamı ben sizin inandığınız dini ayaklar altına aldım. Böyle durumlarda birileri tarafından yönetilenlerin yani din düşmanlarının bir isteği olmuş olabilir. Zaten Chp İstanbul il başkanı Kaftancıoğlu da bir röportajında Müslüman görünümlü olmaktan kurtulacağız demişti.
(Beyan esastır Kılıçdaroğlu olay sonunda özür diledi görmedim dedi, eyvallah işin garibi olayla alakalı olmayanların seccade ile savunan açıklamaları fetvaları olmuştur oysaki inanç saygı meselesidir inanmasanda saygı göstereceksin.)
Kılıçdaroğlu Chp mitinginde “Ben Hakkaride ne söylediysem buradada aynısın söylüyorum iktidara gelirsek özerklik yasasını getireceğim” Salon hınca hınç alkışlarla yıkılıyor videoda.
Bir başka açıklamadada şöyle söylüyor Kılıçdaroğlu.
“Yerel yönetimlerin özerklik şartını aynen kabul edeceğiz. Onlara özerklik vereceğiz aynı Avrupa'daki gibi. Avrupa Birliği Yerel Yönetimler Yasasını aynen kabul edeceğiz.”
Malesef bu konuda Hdpnin ısrarla istediğ hatta Avrupanın istediği bir madde. Bakınız kendi fikirleri değil birilerinin istekleri hep.
Kılıçdaroğlu'nun verdiği vaatler, Emekli Bayram paraları asgari ücret olacak, intibak, genel haklar ve insani maaş seviyesine çıkarılacak, Depremzedeye bedava ev vaadi. (Tutarsa çok güzel)
(Daha önce biliyorsunuz Belediye seçimlerinde bedava traktör, İstanbulda bedava süt, Öğrenciye ücretsiz ulaşım sözü vermişlerdi ama tutmamışlardı.)
Ali Babacan,
Saraçhanede yaptığı mitingde Selahattin Demirtaş'a özgürlük isteyen fakat her fırsatta Selçuk Bayraktar'a ve Anayasanın ilk dört maddesine iklim uygun olursa dokunacağız ve Terörü yok edeceğiz yerine askerliği kaldıracağız diyen Ali Babacan, Türk ve Milli karşıtı biri olarak sende tarafını belli ettin.
Temel Karamollaoğlu,
Ne diyor bu ihtiyar iktidara gelirsek bütün yatırımları durduracağız. Vay be sen kimin adamısın kime hizmet ediyorsun ne demek istediğini biz anladık derdin yerli savunma sanayii ile, yerli arabayla ama yedirmezler Karamollaoğlu geç bunları derim ben.
Tayyip Erdoğan,
Eyt mağdurlarının sorununu tamda seçim üzeri çıkarması, en düşük emekli maaşını 7.500 e çıkarması, Burs ücretlerini arttırması, Elektrik ve doğalgazda indirime gidilmesi hepsi seçim yatırımı.Halbuki istenilen şey ortada Tuik verilerinin gerçek açıklanması enflasyon farkı neyse işçi, emekli, memura yansıtılması yalan açıklanan verilerle maaşlar kuş olup uçuyor. Pazar ateş sahası soğan 30 tl, et almış başını gidiyor dolar 20 tl oldu vatandaş geçinme derdinde 20 kat yabancı para karşısında nasıl dirensin nasıl refahta yaşasın herşeyin dolara endeksli olan ülkemizde biran önce doların değer düşmesi gerekli, ama hükümetten maalesef bir atraksiyon yok. Valla Sayın Cumhurbaşkanı bir daha seçilirse Milli seciyesi yüksek ve liyakatlı bakan ve milletvekilleriyle çalışmasını öneririm.
Sanki dayatılan bir durum var sanki, ya Cumhur yada Millet ittikalarına oy verilecek gibi oysa Muharrem İnce ve Sinan Oğan da adaylar arasında. Herkes elini vicdanına götürecek hür iradesiyle oyunu atacak bu oylar da, millet iradesinin verdiği kararla vatana millete hayırlı olsun diyerek saygılarımı sunarım.
Maalesef ortaya karışık durum.15_16 yaşında ne mutlu túrküm dediği için,muhtaç olduğun kudret damarlaríndaki asil kanda mevcut dedikleri için Askeri liselerde fetocular ve yandaşları tarafından zulüm gören,ergonokon örgütü içine koyu*** ve helallik istemesine rağmen sahte güvenlk ve arşiv araştırmaları ile işlerinden ekmeklerinden edilen masum,temiz gençlerimizin elbet yüce Rabbim ahlarını ve haklarını yerde bırakmayacak.TC i kaldmak isteyenler,,Oslo'da PKK terôrü ile gizli görüşme yapanlar,güney doğuda çadır mahkemesi,terörist denilen şivan Perver ile gõsteriyapanlar... Şehitlerimize kelle diyenler hiç hafızalarımızdan gitmiyor.Oysaki sahada halk hep birlikte,türk,kürt,başı kapalı,açık inançlarına,kültúrlerine aldırış etmeden hep birlikte yaşamakta,kız alıp vermekte,birlikte yaşamaktan şikayet etmeden mutlu yaşamaktalar.Tek istedikleri norveçli gibi,işveç li gibi insana yaraşır refah ve alım düzeyinde. hakkaniyetli ve adaletli bir ortamda gelecek kaygısız yaşamak...