MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
İlkokul çağlarından itibaren öğrenmeye başlarız ATATÜRK’ü. Neden çünkü düşmana karşı nasıl savaşılır, 72 buçuk millet bir araya nasıl getirilir ve 15 yılda nasıl kalkınılır bir lider edasıyla duruşuyla bizlere öğretmiştir.
Aldığı kararlar verdiği emirler yenilikçi düşünce tarzıyla Türk insanın ufkunu açmış öldü bitti denilen Türk tekrar ayağa kaldırmıştır. Türkler binlerce yıldan beri her daim lider ve kahraman çıkartan bir kavimdir.
“Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelebilir.” Sözü ile duruşunu tavrını net ortaya koyan bir liderdir.
Atatürk esareti aklına bile getirmeyen güçlü bir lider olarak ordusuna da o duruşu tam manasıyla sergiletmiştir.
Yüce yaratan indirdiği kitap Kur'an'ı Kerim'de bir ayetinde şöyle buyurur. “Bir de demiri indirdik ki onda büyük bir güç ve insanlar için yararlar vardır. Böylece Allah, görmeden iman ederek kendisine ve peygamberlerine yardım edecekleri ortaya çıkaracaktır. Şüphesiz Allah güçlüdür, üstündür.”
Türklerin lakabı yeryüzünde "Demirciler"di yani Demiri döven, şekil verenlerdi. Demir madenini Allah yeryüzüne insanlığa yararlı olsun diye indirdi.
Ve devamında ayetin Allah görmeden iman edenleri kendisine ve peygamberlerine yardım edeceklerinden bahsediyor. Yani Türkler Peygamberlere her daim destek olmuş Allah için savaşmışlardır.
Öte yandan demir ayrıca insan kanlarında da mevcuttur. Demir, kırmızı kan hücrelerinin vücuda oksijen taşımasını sağlayan ve büyük bir kısmı hemoglobin, miyoglobin pigmentlerinde bulunan bir mineraldir.
Hemoglobin vücuttaki demirin üçte ikisini temsil eder. Vücudun içerdiği demir miktarı 4-5 gram dolaylarındadır; yani bu miktarın üçte ikisi kanda bulunuyor.
Hemoglobin kırmızı kan hücrelerimize rengini veren bir protein, miyoglobin ise kaslarımızın yapısında bulunan demir ve oksijen bağlayıcı bir proteindir.
Geriye kalan demir mineralinin vücudumuzda bulunduğu yerler ise karaciğer, dalak ve kemik iliğindeki depolardır. Günlük diyette yer alan bu element pek çok enzimin yapısında da yer almaktadır.
İşte kan içindeki demir nasıl ki tüm vücudu dolaşıyorsa yeryüzünde de Türkler her yeri dolaşmış zalimin karşısına dikilmiş mazlumun yanında yer almışlardır.
Türkler asla esareti kabul etmeyen bir anlayış içeresinde yetiştirirlerdi. Bunun farkına varan Türk olmayan liderler şu beyitlerle tarih sayfasına adını yazdırmışlardır.
Napolyon Bonapart: "Türkler öldürülebilir ama mağlup edilemez.”
Napolyon: "Bana Türklerden kurulu bir ordu verin dünyayı rehin alayım.”
Semamae İbni Eşref: "Türk korkmaz korkutur. Bir şey isterse onu yapmadıkça vazgeçmez."
Adolf Hitler Kumandanlarından biri Adolf Hitler'e sorar:
-Türklere neden saldırmıyoruz?
Bu soru üzerine Hitler :
-Türkler öyle bir millettir ki, eğer saldırırsak tamamını yok etmemiz gerekir...
Yoksa bir tane bile hayatta bırakırsak, yeni bir devlet kurar ve intikamını alır." demiştir.
Donaldson; "Türk milleti iki bin yıldır profesyonel askerdir. Türklerin mesleği askerliktir.”
Hamilton: "Dünyada Türklerden başka hiçbir ordu bu kadar süre ayakta duramaz.”
Ve İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif’in dediği gibi
“Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım?” sözüne istinaden her daim üzülmüş, çökmüş, karamsarlık bir ana düşen Türk için, tekrar ayağa kalması için, üzerinden ölü toprağı atması için, atalarından kalma gerekli kodu Atatürk şu şekille dillendirmiştir.
MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
Saygılarımla,
Murat Gülşan
Cok doğru muhteşem bir yazı yüreğine sağlık oğlum başarılar diliyorum
Muhteşem yazı
Aynenn güzel kardeşim. Ağzına sağlık