Akif İslam Şairidir yahut İstiklal Marşı Şairi
Bütün izahların üstünde, "savad-ı azam" denilen milletin "kabul-ü umumi" ve "efkar-ı amme takdiri" mühimdir; ret edilemez ve tarihi hakikatlar karşısında bile bu durum es geçilemez.
Bir misal: Rahmetlik Enver Paşa ne kadar hamiyetli olursa olsun Turan hayaliyle 1.Dünya Harbine girmiş, ardından bu ideali için -hayat sahasına çıkamayacağını bilmesine rağmen- Türkmenistan'a geçip Basmacıların komutasını almış, bazen zafer de kazanmış, sonunda pusuya düşürülüp şehit edilmiş büyük bir kumandandır.
Hem Türkçü hem hayalci hem hırslı hem de Bab-ı Ali baskını bir darbeci olmasına rağmen çağımızın ehli sünnet alimi Said Nursi'nin huzurunda, Enver Paşa'nın aleyhinde konuşan talebesine:
"Beni bir ŞEHİDİN aleyhinde konuşturamazsınız. Sizin de konuşmanızı arzulamam." buyurmuştur.
Şu anda, kyd yayınlarınca incelemede olan romanda temas ettiğim bu hadiseyle irtibatlı kitap, istiklal MANALI bir başlık taşıyor. İrfan hayatımıza çıkınca meselelerin daha iyi anlaşılacağı kanaatındayım.
Efendim, Merhum Mehmet Akif Ersoy'a İstiklal Şairi dememek lazımmış. Ekliyor molla Kasım hazeratı:
"Çünkü biz milletçe istiklalimizi -o an- kaybetmedik ki, yazdığı şiirle aslında netameli olan bir değişime meşruiyet kazandırdı Akif." buyuruyorlar!
Düşünmüyorlar ki eğer halk bu iddiayı düşünseydi, Urfa Şanlıurfa, Maraş Kahramanmaraş, Antep Gaziantep olmazdı; pek çok Ege Bölgesi şehri ve ilçesi "yiğit" sıfatıyla anılmazdı.
Yalnız bir itirazım var bu isimlendirmeye. Bir şairi, başkaları değil; eserlerinde ağırlıklı olarak işlediği tema, konu ve duygulardan hareketle adlandırmak lazım. Bu zaviyeden bakınca Akif'e, İSLAM ŞAİRİ demek daha doğrudur; veya İSTİKLAL MARŞI ŞAİRİ.
Mehmet Nuri BİNGÖL