AK Parti İzmir artık ithal aday ve devamlı koltuğa yapışmış adaylar görmek istemiyor.
Değerli okurlarım, selamın aleyküm…
Öncelikle "Dostlukların sevgi ile beslendiği, gönüllerin sevgi ile dolup taştığı on bir ayın sultanı Mübarek Ramazan Ayı’nın tüm halkımıza kardeşlik, birlik, beraberlik, huzur ve bereket getirmesini diliyorum."
Öncelikle siyasetin birçok şeyin önüne geçtiği şu günlerde, deprem bölgesi ve ekonominin kötü gidişi bizlere unutturuldu. Türkiye siyaseti önümüzdeki günlerde bayağı sertleşecek gibi gözüküyor. Türkiye siyasetini kenara koyalım, asıl bahsetmek istediğim İzmir siyasetine geri dönelim. AK Parti’de teşkilatlar İzmir’de Pazar günü gerçekleşecek temayüle kilitlenmiş durumdalar. Milletvekili aday adayları ilçe ilçe karış karış gezmekteler. Keşke teşkilattan aday olan arkadaşlar her zaman bu hamleyi yapsaydılar, böylece şansları daha çok olurdu. Hayırlı olsun demekten başka söyleyecek sözümüz yok. AK Parti Genel Merkezi'nin aday belirlemedeki kriteri ne bilmiyorum fakat temayülden çıkanı aday yapmıyorlar son iki seçimdir.
AK Parti için zor seçim beklenirken, bu zorluk İzmir’de bire değil ona katlanmış durumda elbette. Teşkilatın ulaşamadığı mevcut vekillerden kaynaklanan kırgınlığı, AK Parti İl Başkanı ve yöneticilerin kapıda beklettiği dava adamlarının kırgınlığı ile birleşince reis sevgisi için partide bulunanların istifa ve uzaklaşmalarına sebep olundu. Bu sebebi bize yaratan, teşkilatlara dibi gördüren Sayın Erkan Kandemir’e sonsuz teşekkürlerimizi sunarız. Öz eleştiri yapmak her zaman iyidir ama bu AK Parti’de mevcut değil anladığım kadarıyla. Çok ilginçtir ki başarısı olmayan ama iyi kapı aşındıranlar milletvekili olur iken, 2011 Haziran’ında gerçekleşen seçimlerde rekor oy ile 11 vekil çıkaran İl Başkanı kabul görmediği için evinde otururken, 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde partiye dip yaptırarak 8 vekile düşüren ve kaybedilmesi neredeyse imkansız olan muhafazakar bir ilçemizin belediyesini kaybedenler vekil adaylığını açıklamaktan çekinmiyor. Genel Merkez bu başarı ve başarısız olan kişileri neye, hangi kriterlere bakarak karar verecek hep beraber göreceğiz.
AK Parti İzmir artık ithal aday ve devamlı koltuğa yapışmış adaylar görmek istemiyor. Son yazım sonrası sesimiz oluyorsun diyen eski teşkilatın abileri ve emektarları teşekkür etse de bu bana yapmam gereken bir zorunluluk gibi geliyor. AK Parti’nin onlarca yaptığı atılım olmasına rağmen, açık ara seçimi alabilecekken neden seçimi kaybetme durumuna gelindi? Hiçbir açıklama yapılmıyor.
Her şey, teşkilatlara 2013 yılı sonrasında gerçekleşmiş yeni katılımların, partinin genleriyle oynaması ile başladı. Devamında senin adamın, benim adamım mantalitesi ve koltuk sevdası eklenince parti içinde vukuu bulan Bizans oyunlarıyla, trajikomik iftiralarla emektar il başkanları (bkz: Ömer Cihat Akay ve Aydın Şengül) ve ilçe başkanları (bkz: Hasan Ali Kahraman) partiden uzaklaştırıldı.
Sonuç ne olacaktı peki? Parti içinde şu-bu-o’cular artarak partinin taban kaybetmesine sebep olundu. Şaşırmadık. Üstelik tüm bunlar olurken Genel Merkez neredeydi? Bilmiyoruz. İşte onu da Genel Merkez’e sormak gerekir.
Ve en nihayetinde kim ne derse desin Reis, muhalefet partisi olma riskini gördüğünden dolayı listeleri ona göre dizayn ediyor gibi. Cumhuriyet Halk Partisi’ni yoran Ağrı Belediye Başkanı Sayın Savcı Sayan’ın İzmir’den aday olmasına izin vermesi bunun göstergesi gibi geliyor şahsıma. Ne diyelim, seçimlere az kaldı… Hayırlısı ne ise o olsun.
Unutmadan… Birkaç teşkilat abisi bana kaç vekil İzmir’den çıkarırız sorusunu yönelttiler. Cevap olarak köşe yazımda cevap vermek isterim deyince teşekkür ederek beklediklerini söylediler. Biz de bekletmeyelim. AK Parti yalnız kendi listesi ile girerse iki bölgeden toplam 4 veya sürpriz 5 olur. MHP ile ortak liste girilirse iki bölgeden üçer alır, altı vekil ile yoluna İzmir’de devam eder. Bu da ömrünü bu memlekette geçirmiş olan benim, bu konu hakkındaki görüşüm. İnanın pek yanıldığım görülmemiştir.
Kalın sağlıcakla, Allah’a emanet olun.
İnşallah seni birgün o meclite görmeyi Allah nasip eder İzmir ozaman vekil gorucek