MANEVİYAT DOLU BİR GEZİ
Katılımcılar nur talebesi olunca, gezi de kaliteli olur
3-6 Temmuz tarihleri arasında bir grup öğretmenlerle Diyarbakır-Bitlis-Van-Ağrı-Erzurum-Bingöl güzergahında üç günlük bir gezi düzenlendi. Bu geziyi; gezip görme, maneviyatla iç içe yaşama ve hizmet içi eğitim tarzında değerlendirdik.
Gezi güzergahı
Veysel Karani’ye selam verdikten sonra Bitlis’te Büryan ile kahvaltı yaptık, Seyyid Sıbgatullah Arvasi(Gavs-i Hizan) hazretlerine bir Yasin hediye edip tefekkür ettikten sonra üstad Bediüzzaman’ın doğduğu Nurs Köyüne gittik.
Nurs’ta, başta Said-i Nursi’nin doğduğu ev olmak üzere mezarlıkları ve bazı yerleri ziyaret ettikten sonra öğle namazı kılıp, karpuz yedik. Bahçe saraya doğru yola koyulduk 3000 metre rakıma kadar yükselen dağlık yerleri aştıktan sonra Feqiy-i Teyran’ın mezarına gittik, kürtlerin Yunus Emre’si olarak bilinen bu Allah dostu ile manen hem hal olduktan sonra Dicle nehrinin kollarından birinin çıktığı Müks suyuna gittik. Tefekkürle bakınca bana öyle geldi ki o su dağdan çıksa bir haftada dağ erir, yok olur, oradan yine ilahi hikmete bizzat şahit olduk.
Orada karpuz peynir yedikten sonra Van’a gittik, umumi ders donrası Van’ın Gürpınar ilçesindeki medreseye misafir olduk.
İkinci gün bir iskelden feribotla Akdamar kilisesi bulunan adaya çıkış yaptık.
Daha sonra Van Kalesi, Muradiye şelalesi ve çaldıranda yemek yedik. Oradan da İshak Paşa sarayı ve Ahmed-i Hani’nin mezarını ziyaret ettik.
Gün batımıyla oradan ayrıldık ve Ağrı’ya kadar artık ciddi teneffüs yapmadan yoluna devam ettik. Erzurum’da geç olmasına rağmen akşam yemeği çay içtik üçüncü gün kahvaltı yaptıktan sonra Erzurum’un muhtelif yerlerini ziyaret ettik. Cağ kebabıyla öğle yemeğini yedikten sonra Bingöl’e doğru yola koyulduk, Bingöl’e 20 km civarında yakınlıkta üniversite kaplıcalarına girdik, ondan sonra Genç’in çıkışında akşam namazını kılıp Diyarbakır’a doğru yola çıktık.
Hem Van Gürpınar'da hem Erzurum'da vakıf kardeşlerin güler yüzle yaptıkları hizmet manevi mertebelerinin yüceliğine işaretti sanki. Çoğunu ilk defa gördüğü insanlara bu kadar ilgi göstermek alicenaplığın ta kendisi olsa gerek. Allah onlardan da onları yetiştirip hizmete teslim eden anne babalarından da razı olsun.
Hizmet içi eğitim yönü,
İslam tarihinde üç Mevlanadan örnekler verilerek örnek alınması gereği üzerinde duruldu,
Ashabi kehf hakkında paylaşımda bulunuldu ve bu sene Dicle Üniversitesinin ile Diyarbakır Valiliğinin bu konuda ortak hareket ederek neler yaptıkları paylaşıldı.
Sivil Toplum Kuruluşlarının önemine değinen konuşmacılar oldu, sivil toplum kuruluşları güçlü olmadığı takdirde siyasileri ve bürokratların yanlış yapma ihtimallerini yüksek olduğuna dikkat çekildi.
Ayrıca Sivil Koplum Kuruluşlarının neler yaptığı konusunda örnekler verildi. Mavi Marmara hareketi gibi, İsrail Dostluk Derneği gibi, Türkiye Aile Meclisi gibi.
Aile kavramı ve evlilik üzerinde duruldu, eğitim öğretimin müfredatının sıkıntılar içerdiği söylendi. İlk okulda 4.sınıf hariç Allah’tan bashedilmediği bunun sakıncalı olduğu dile getirildi.
Manevi yönü,
Hemen hemen tüm namazlarımızı cemaatle yaptık, tesbihatı yolda devam ediyorduk, her hareketten sonra Cevşen’den on bab okunuyordu, manevi sohbetler yapılıyordu, nüktedan fıkralar anlatılıyordu.
16 öğretmen ve sabırlı aklı başında Muhittin adındaki kaptanımızla Ser zakirimiz Mehmet Sağır ve Murat Başar hocalarımızın yönetiminde, benim de ruhani imamlığımda, Hasan Can kardeşimizin tevzu içinde yolculuğa neşe katmasıyla huzurlu üç gün geçirdik diyebilirim. Tüm katılımcı arkadaşlarımızın aktif olduğu bu gezi örnek bir seyahat olduğuna inanıyorum.
Yani dolmuşumuz bazen okul, bazen medrese, bazen bir tiyatro salonu oluyordu. Helâl dairede bir seyahat oldu elhemdulillah.
Katkısı olan herkesten Allah razı olsun.
Eyüphan Kaya