Malatya’da gerçekleşen ÖNDER İmam-Hatip kurultayı bir çok açıdan verimli geçti. Ben zaman içinde faydalı olduğuna inandığı kısımlarını siz değerli okuyucularımla paylaşmaya çalışacağım.
Bu gün Milli Eğitim Bakanımız Prof.Dr.Yusuf Ziya Selcuk’un konuşmasını sizinle paylaşıyorum.
O mütevazi, kabiliyetli ve samimi duruşuyla öyle manidar bir konuşma yaptı ki benden yüz üzerinde yüz puan aldı.
Onu yakında tanımanın bahtiyarlığını yaşıyorum. MEB emin ellerdedir kanaati bende hasıl oldu.
Tam tamına olmasa da gelin konuşmasının özetini berber değerlendirelim.
“Malumunuz 28 Şubat döneminde bir çok sıkıntılar yaşandı ama bu gün giderek daha fazla umut vadeden, bir yol kat ediyoruz.
Cesaretle, emanetle, ehliyetle ve liyakat ile donanmış bir nesil yetiştireceğimize inanıyorum.
Bu sene ÖNDER’in şiar olarak “ehliyet ve liyakati” seçmesini çok önemsiyorum. Bu şiar bir gömleğin ilk düğmesi gibi, ilk düğmeyi doğru iliklersek gerisi gelir gibime geliyor. Bu ilk hamle doğru yapıldıkça ülkemiz için, dünya için insanlık için hayırlı bir adım atacağımıza inanıyorum.
Cevher olan çocuklarımızı mücevhere dönüştürürken ehliyet, liyakat ve vicdana ciddi ihtiyaç olduğu kanaatindeyim.
Tarihimiz Mimar Sinanları, Hezarfen Ahmet Çelebileri, Ali Kuşçuları bu hususiyetle yetiştirmiştir.
Bizim İmam Hatip okullarına bakış açımız; madde ile mananın birlikte yeşermesidir. Maddede manayı, kainatta hikmeti ve biyolojide azameti görmektir.
İmam-Hatip okullarımız, vicdan ve liyakatin bilim ve teknoloji ile birleşerek insana ve insanlığa hizmet etmeyi hedef etmemin yolu açıyor. Bunu isteyen çok sayıda ailelerimiz de mevcuttur.
Bu ailelerimiz çocuklarını bu okullara gönderirken; birer bilim adamı olması tabi ki Hekim, Edebiyatçı, Mühendis ve Sosyal alanda yetişmesini ve daha çok şey elde etmesini bekliyorlar.
Malum hangi mesleği yaparsak yapalım vicdan meselesinden hayata bakamıyorsak insanlığa vereceğimiz katkı yok hükmündedir.
Malum maddeyi önceleyip manayı yok sayan bir uygarlık tasavvuru var, bundan da kaos, kavga ve savaşlar çıkar, tüketim çılgınlığı almış başını gidiyor, maalesef. Bu okullarımızda yetişen donanımlı kimseler ile bu sorunu giderebiliriz.
İmam-Hatiplilik gönüllülüğü kazandırıyor ki, şu anda bu salon onu ifade ediyor. İmam Hatip davasına gösterdiğiniz ilgiden dolayı hem size hem büyüklerinize ayrı bayrı teşekkür etmeyi bir borç biliyorum.
3.Din şurasından bir alıntı ile konuşmama devam etmek isterim. İslam; Güzel ahlak, kardeşlik, dayanışma, eşitlik ve paylaşım ve özveri ve yüksek insani değerler üzerine bina edilmiş bir dindir.
Bu çerçevede bilgi, sevgi, barış ve huzur meydana getirmiştir.
Bu medeniyet bilim ve sanattan felsefeye kadar bir çok konuda katısı olmuştur.
İslam’ın bu gün ulaşılan insani değerlere inkar edilemez bir katkısı olmuştur.
Biz İmam-Hatip lisesine sadece ulusal düzeyde bakmıyoruz, aynı zamanda dünyaya örnek olacak bir model olarak bakıyoruz. Vicdan ve hikmet sahibi insan yetiştirmeyi hedefliyoruz. 2023 hedefi de aslında bununla alakalıdır.
5214 okulumuz, 1 milyon 200 bin civarında öğrencimiz var. Üniversite sınavında nicel olara ilk binde 130, ilk yüzde 17 ve 2. Ve 3. İmam hatiplidir. Bunu önemsiyorum.
İmam-Hatip liselerimiz gittikçe değer kazanıyor. LGS’de bu sene ilk binde olan öğrencilerimizin tercih etmesi önemlidir. İmam-Hatip liselerimiz bu sene %99,2’si dolmuştur.
Dolayısıyla bu okullar boş, ilgi duyulmuyor ifadeleri doğru değildir.
Proje üretme konusunda okullar geneli bu seneki artış %16, ama İmam Hatiplerimizde bu artış %45 olması dikkate şayandır.
Vatandaşlarımızın İmam-Hatiplerimize bakış açısının pozitif olduğunu biliyor, çocukluğumdan beri bunun farkındayım.
Ehliyet ve liyakati dikkate alarak insanımızı değerlendirmemizin çok yaralı olduğuna inanıyor. Hz.Peygamberimizden örnekler alarak bu konuda hasiyet göstermemiz gerektiğine inanıyorum. Bunun hem ülkemiz için, hem insanlık için bir katkı olduğuna inanıyorum.
Ehliye ve liyakate dikkat etmeden yakınlarımızı bir vazifeye getirirken o kişiye de zulüm etmiş oluruz.
Biz Bakanlık olarak İmam-Hatiplerimiz için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız.Anakarada olsak da bir telefon kadar uzaktayız.” Diyerek konuşmasını tamamladı.
Bu konuşmasını dinleyince; “Bakanımız Ehliyet ve Liyakat sahibidir” demek içimden geldi.
İnşallah bu düşünceleri eğitim öğretime yansır ve beşeri sermayemizin kalitesi artar, huzurlu ve başarılı gönleri hep beraber görürüz.
Amin demeniz dileğiyle.