Sizleri fazlasıyla zorlayan, evden uzakta olma senaryolarından biri; “dışarıda yemek”
Veya bir çoğumuzun diyetini sekteye uğrattığı nokta.
Peki, ne yapmak lazım?
Çözümü restoranda yemek yemeyi bırakmak ya da dışarıdayken aç kalmak değil elbette.
Aslında bu işin püf noktası yemeği “Nasıl?” yediğiniz.
Basit ve kolay uygulanabilir ipuçlarımı takip edin ve “dışarı” faktörünü lehinize çevirip, diyetinizi sabote etmesine izin vermeyin.
- Garsondan önce davranın
Yemek siparişi verildikten sonra masaya yemekten önce gelen envai çeşit sos ve ekmekten bahsediyorum. Siparişlerinizle birlikte garsona, bu sosları istemediğinizi söyleyip, kendinizi korumaya alabilirsiniz. Evet; masada durmasında bir sakınca yok. Eminim ki; kendinize hakim olup yemeyedebilirsiniz ama iradenizi sürekli zorlarsanız onu yorabilirsiniz.
İradenin kasa benzediğini söyleyenler, ne haklı ...
- Neyi? , Nasıl? yemek istediğinizi çekinmeden söyleyin
Siparişinizi verirken, küçük detaylar ile kalori kısıtlaması yapıp yemeğinizi kendiniz düzenleyebilirsiniz. Garsondan, balığınızın kızartma değil, ızgarada pişirilmesini, hamburgerinizin içindeki sosu istemediğinizi ya da yemeklerinizin yanında gelen patates cipslerinin yerine salata (haşlanmış sebze) talep edebilirsiniz. Bu taleplerinizle garsonu zor durumda bıraktığınızı veya şefin rutinini bozduğunuzu düşünüyorsanız; yanılıyorsunuz. Sağlığınızı korumak için sadece ihtiyacınız olanı talep ediyorsunuz, hepsi bu !
- Kolay kalori azaltmak için
Tavuk göğsü / fileto siparişinizi “derisiz” isteyin. Tasarruf; 50 kalori
1 dilim pizza tercihini “ince hamurlu” dan yana kullanın. Tasarruf; 110 kalori
Dondurmanızı külah yerine kase de tercih ederseniz; Tasarruf, 121 kalori
Sandviçlerinizin içindeki, 30 gramlık peynir dilimlerinden birini, az yağlı olarak tercih edin. Tasarruf; 56 kalori.
120 gram çıtır tavuk yerine, 120 gram ızgara tavuk göğsü tercih edin. Tasarruf; 130 kalori.
- Restoran seçimi
Sağlıklı yiyecekleri tercih edebildiğiniz veya içeriğini bildiğiniz yemekleri eve sipariş ettiğiniz restoranların listesini oluşturup, kendinize korunaklı alanlar yaratabilirsiniz.
- Tabağınızdaki besinleri küçük parçalara ayırın
Yapılan araştırmalara göre; tabağımızdaki besinleri ne kadar küçük parçalara ayırırsak, porsiyonun tamamından daha az miktar da tüketim yapıyoruz. Çünkü; tabağımızda çok sayıda küçük parçalar gördüğümüzde, beynimizi tabakta olan porsiyonun tamamından, daha fazlasını yiyormuş gibi kandırılabiliyoruz. Belki de küçük illüzyonlar demeliyiz ...
Paylaşmayı deneyin ...
Gelenek ve göreneklerine bağlı bir millet olaraktan, misafirler ağırlar gibi restoranlarımızda da yemek servisleri, büyük porsiyonlardan oluşur. Ve tabi “ziyan olmasınlar” !
Tabağınızdakileri tamamen bitiremediğinizde “ziyan” ettiğinizi düşünüyorsunuz. Haklısınız ... Kendinizi yemeği bitirmek için zorlamak ve diyetinize ihanet ettiğiniz için üzmek yerine; bu durumu en keyifli şekilde atlatmanın, aynı zamanda yapmaktan en keyif aldığım şeyi size de tavsiye etmek istiyorum.
Yemeklerinizi sokaktaki dostlarımızla paylaşır mısınız? Garsondan, yemeğin yarısını paket yapmasını talep ettiğinizde; sadece alacağınız kaloriyi yarıya indirmekle kalmayıp, bir günlük dahi olsa sokaktaki dostlarımızın karınlarını doyurmalarını sağlayabilirsiniz.
Aynı zamanda; “vicdan”ınızı beslenmenin en sağlıklı yolu. Hem de 0 kalori !
4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü
Ve önümüz kış ! Yapabileceğimiz en temel yardım, sokaktaki dostlarımızın kolayca su ve yiyecek bulabilmesi için kapımıza, bir kap su, bir kap mama koymak.
Paylaşımlarınızı fotoğraflayıp, sosyal medyanın gücünden faydalanabilirsiniz. Böylelikle bir çok kişiye de ilham kaynağı olabilir, toplanan yardımı ve bilinci arttırabilirsiniz.
Bu dünya onlarla güzel ...
Gelecek yardımlar için sokaktaki dostlarımız adına şimdiden teşekkür ediyorum.