Oto tamirciliği yapan C.Ö. isimli esnaf, 2008 yılında yıllardır hayalini kurduğu 2009 model sıfır kilometre bir ticari araç aldı. C.Ö., aracın sık sık arızalanması ve birçok parçasının değişmesi sebebiyle soluğu Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'nde aldı.
İlk günden itibaren aracın direksiyonunda titremeler, kapılarda, frende ve koltuklarda ayarsızlıklar gibi problemlerle karşılaştığını belirten C.Ö., aracın bayii tarafından teslim alınarak yenisi ile değiştirilmesini istedi. Heyet, aracın yenisiyle değiştirilmesine hükmetti. Davalı otomobil bayii karara uymayınca olay yargıya taşındı. Kütahya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kapısını çalan C.Ö., bayii hakkında dava açtı. Davacı, Tüketici Hakem Heyeti'nin aracın teslim alınarak yenisi ile değiştirilmesine karar verdiğini iddia ederek, aracın yenisiyle değiştirilmesini talep etti. Davalı bayii avukatı ise yetkili servis olan davacının dava konusu aracı ticari işlerinde kullandığını, bu nedenle 4077 sayılı Yasa hükümlerinin olayda uygulanmayacağını, davanın zaman aşımına uğradığını öne sürdü. Arızaların üretim hatasından değil, kullanım hatasından kaynaklandığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının onarım yönünde seçimlik hakkını kullanmış olup, aracın değiştirilmesini talep ettiği halde aracı kullanmaya devam ettiğini savunarak, davanın reddini istedi. Mahkeme, davanın reddine hükmetti. Kararın temyiz edilmesiyle devreye giren Yargıtay 19. Hukuk Dairesi tarafından karar bozuldu.
İlk günden itibaren aracın direksiyonunda titremeler, kapılarda, frende ve koltuklarda ayarsızlıklar gibi problemlerle karşılaştığını belirten C.Ö., aracın bayii tarafından teslim alınarak yenisi ile değiştirilmesini istedi. Heyet, aracın yenisiyle değiştirilmesine hükmetti. Davalı otomobil bayii karara uymayınca olay yargıya taşındı. Kütahya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kapısını çalan C.Ö., bayii hakkında dava açtı. Davacı, Tüketici Hakem Heyeti'nin aracın teslim alınarak yenisi ile değiştirilmesine karar verdiğini iddia ederek, aracın yenisiyle değiştirilmesini talep etti. Davalı bayii avukatı ise yetkili servis olan davacının dava konusu aracı ticari işlerinde kullandığını, bu nedenle 4077 sayılı Yasa hükümlerinin olayda uygulanmayacağını, davanın zaman aşımına uğradığını öne sürdü. Arızaların üretim hatasından değil, kullanım hatasından kaynaklandığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının onarım yönünde seçimlik hakkını kullanmış olup, aracın değiştirilmesini talep ettiği halde aracı kullanmaya devam ettiğini savunarak, davanın reddini istedi. Mahkeme, davanın reddine hükmetti. Kararın temyiz edilmesiyle devreye giren Yargıtay 19. Hukuk Dairesi tarafından karar bozuldu.