www.time35.com da Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Kardiyoloji Doktoru
Doç. Dr. Ufuk Eryılmaz hakkında çarpıcı bir yazı kaleme alındı.
İşte o yazı.
HASTASINA RUHUYLA DOKUNAN DOKTOR: DOÇ.DR. UFUK ERYILMAZ
ADÜ’DE MUCİZE BİR KALP DOKTORU….
HASTASINA RUHUYLA DOKUNAN DOKTOR: DOÇ.DR. UFUK ERYILMAZ
Evet, tam tamına 30 yılı gazetecilik mesleğinde geride bıraktık, meslek hayatım boyunca rutin haberlerden hoşlanmadığım için hep özel dosyalar üzerinde ihtisaslaştım. Dile kolay tam tamına 30 yıl, bu memleketin parasını çalanların, bu milletin evlatlarının geleceğini çalanların, kamuyu milyonlarca zarara uğratanların peşinden koş, araştır, belgeleri toparla, onları haber yapıp deşifre et, yakalanmasını sağla cezaevine girişini takip et, işin bittikten sonra rahat bir uyku ve bir sonraki gün yeni bir hırsız!
Memleketin hırsızı biter mi?
Bitmez ama bu memleketin BABAYİĞİDİDE bitmez bu böyle biline.
Yani anlayacağınız aksiyon, heyecan ve gerilim dolu tam 30 yıl
Eee tabii ki buna KALP dayanır mı?
Yıl 2011 Ocak YAŞ 42 yer Bursa.
TV programı çekiyorum ve çok ciddi kalp krizi geçirdim. Oysaki haftalardır çektiğim göğüs ağrısı şikâyetiyle Bursa Uludağ üniversitesi aciline gittim ve muayene olayım dedim. Acildeki Dr. muayene ederken tekrar göğüs ağrısı gelerek başımdaki doktor kılıklı şahsa ‘‘ işte böyle göğüs ağrısı hocam diyerek 1 veya iki dakika kıvranarak acı içinde göğüs ağrısını anlatmaya çalıştım’’ oda bana en yakın zamanda bir kardiyoloji hekimine görünmemi söyledi ve gönderdi.
Bu olayın sabahında ben kalp krizi geçirdim.
İşte o günden beri hasarlı kalp ile yüzde 20-25 performansla yaşıyorum. Yani ileri derecede KALP yetmezliği.
O doktoru da Allah’a havale ediyorum.
(İşini aşk ve sevda ile yapan bütün doktorların önünde eğiliyorum)
Gazetecilik mesleğini yaptığımdan dolayı birçok hoca ile tanışma fırsatım oldu ve hastalığım hakkında geniş bir bilgi alış verişim oldu.
Yok yok gözlerimle şahit oldum tıp fakültesinde ders verdiği staj yaptırdığı öğrencileriyle tek tek ilgilenip onları hem hayata hazırlayıp hem de mesleki anlamda bilgi ve tecrübelerini anlatıp kendimizi emanet edeceğimiz evlatlarımızı kutsal doktorluk mesleğine hazırlıyor.
Söz doktordan açılmışken doktorlar genellikle temiz, hijyenik, sağlıklı beslenen hassas, kullandığı malzemeye çok fazla itina gösteren insanlar topluluğudur
Neden ? Dediğinizi Duyar Gibiyim
Bir kere mesleğin egosu yüksek.
Adının önünde doktor unvanı olsun diye farklı bilimlerde doktora yapan bir topluluk. Toplumda beyaz gömleğe inanılmaz bir hürmet var. Doktorlar mucizevi bir şeyi başardıklarının farkındalar. Latince terimler doktorluğunu vurgulamasına imkân sağlıyor. Yıllarca o dilde eğitim aldıklarından bir alışkanlık da var tabii.
Çünkü doktorluk mesleğinin doğuştan bir çekiciliği vardır toplumda.
Kız vereceksen Doktora
Araba alacaksan Doktordan (Kullanılmış olması bile bir kalite göstergesidir)
Eee boşuna şarkısını bile yapmamışlar ‘’doktor doktor civanım, neler istiyor canım, ne istersen alayım ben senin olayım ’’ diye şarkı bile var bu memlekette.
Hangi meslek türüne böyle övgü dolu şarkı yapılmıştır sizce?
Siz hiç duydunuz mu mühendise, gazeteciye, siyasetçiye, sporculara sektör olarak bir şarkı yapılsın kızlar tarafından.
Siz hiç duydunuz mu kız babalarının gazeteciye kız vermek istediklerini!
Kadınlarımız arasında ‘’beni ne doktorlar istedi’’ diye atasözü! bile vardır.
Siz hiç ‘‘beni ne gazeteciler istedi’’ diye bir atasözü duydunuz mu:)?
Unutmayın ki bu memleketin ne Cumhurbaşkanı, ne Başbakanı bile çok basit bir aspirin reçetesini bile yazmaya yetkisi yoktur. Ancak mesleğine yeni başlamış bir pratisyen hekim bile reçete yazabilir.
Onun için çok önemli olduğu kadar hayalleri süsleyen kutsal bir meslektir doktorluk.
Onun içindir ki sizlere bir çağrı yapmadan önce kısa bir süre önce görevi başında Hastasının bıçaklı saldırısına uğrayan Doktor Ertan İskender, "Hiç beklemediğimiz ve ekstra ilgi gösterdiğimiz bir hastadan böyle bir şey gelince ciddi anlamda insan mesleğinden soğuyor. Mesleği bırakmayı çok ciddi anlamda düşünüyorum." Diyerek topluma şiddete maruz kalan doktorların sesi olmaya çalıştı.
Şimdi size soruyorum şiddete maruz kalan bu doktorun feryadı gerektiği kadar ülke gündeminde kaldı mı? Cevabı sizde.
Çok ama çok ihtiyacımız var hele şu zamanda. Omurgalı karakterli fakir fukara babası olan Dr. UFUK ERYILMAZ gibi hekimlere
Ne demek mi istedim.
Karaktersiz hekim yok mu? Var elbette... Ne kadar karaktersiz gazeteci, ne kadar karaktersiz avukat, ne kadar karaktersiz esnaf varsa, o kadar karaktersiz hekim var... Ama Rabbim herkese nasip etmiyor merhameti ve gözyaşlarını.
Parası olmayanı bile tedavi edip sağlına kavuşturan vicdanlı fakir fukara babası hekimler de var bu ülkede, aynen UFUK ERYILMAZ gibi…
‘‘Sizi Kalbinizin Sahibine Emanet Ediyorum’
Doç. Dr. Ufuk Eryılmaz hakkında çarpıcı bir yazı kaleme alındı.
İşte o yazı.
HASTASINA RUHUYLA DOKUNAN DOKTOR: DOÇ.DR. UFUK ERYILMAZ
ADÜ’DE MUCİZE BİR KALP DOKTORU….
HASTASINA RUHUYLA DOKUNAN DOKTOR: DOÇ.DR. UFUK ERYILMAZ
Evet, tam tamına 30 yılı gazetecilik mesleğinde geride bıraktık, meslek hayatım boyunca rutin haberlerden hoşlanmadığım için hep özel dosyalar üzerinde ihtisaslaştım. Dile kolay tam tamına 30 yıl, bu memleketin parasını çalanların, bu milletin evlatlarının geleceğini çalanların, kamuyu milyonlarca zarara uğratanların peşinden koş, araştır, belgeleri toparla, onları haber yapıp deşifre et, yakalanmasını sağla cezaevine girişini takip et, işin bittikten sonra rahat bir uyku ve bir sonraki gün yeni bir hırsız!
Memleketin hırsızı biter mi?
Bitmez ama bu memleketin BABAYİĞİDİDE bitmez bu böyle biline.
Yani anlayacağınız aksiyon, heyecan ve gerilim dolu tam 30 yıl
Eee tabii ki buna KALP dayanır mı?
Yıl 2011 Ocak YAŞ 42 yer Bursa.
TV programı çekiyorum ve çok ciddi kalp krizi geçirdim. Oysaki haftalardır çektiğim göğüs ağrısı şikâyetiyle Bursa Uludağ üniversitesi aciline gittim ve muayene olayım dedim. Acildeki Dr. muayene ederken tekrar göğüs ağrısı gelerek başımdaki doktor kılıklı şahsa ‘‘ işte böyle göğüs ağrısı hocam diyerek 1 veya iki dakika kıvranarak acı içinde göğüs ağrısını anlatmaya çalıştım’’ oda bana en yakın zamanda bir kardiyoloji hekimine görünmemi söyledi ve gönderdi.
Bu olayın sabahında ben kalp krizi geçirdim.
İşte o günden beri hasarlı kalp ile yüzde 20-25 performansla yaşıyorum. Yani ileri derecede KALP yetmezliği.
O doktoru da Allah’a havale ediyorum.
(İşini aşk ve sevda ile yapan bütün doktorların önünde eğiliyorum)
Gazetecilik mesleğini yaptığımdan dolayı birçok hoca ile tanışma fırsatım oldu ve hastalığım hakkında geniş bir bilgi alış verişim oldu.
Yok yok gözlerimle şahit oldum tıp fakültesinde ders verdiği staj yaptırdığı öğrencileriyle tek tek ilgilenip onları hem hayata hazırlayıp hem de mesleki anlamda bilgi ve tecrübelerini anlatıp kendimizi emanet edeceğimiz evlatlarımızı kutsal doktorluk mesleğine hazırlıyor.
Söz doktordan açılmışken doktorlar genellikle temiz, hijyenik, sağlıklı beslenen hassas, kullandığı malzemeye çok fazla itina gösteren insanlar topluluğudur
Neden ? Dediğinizi Duyar Gibiyim
Bir kere mesleğin egosu yüksek.
Adının önünde doktor unvanı olsun diye farklı bilimlerde doktora yapan bir topluluk. Toplumda beyaz gömleğe inanılmaz bir hürmet var. Doktorlar mucizevi bir şeyi başardıklarının farkındalar. Latince terimler doktorluğunu vurgulamasına imkân sağlıyor. Yıllarca o dilde eğitim aldıklarından bir alışkanlık da var tabii.
Çünkü doktorluk mesleğinin doğuştan bir çekiciliği vardır toplumda.
Kız vereceksen Doktora
Araba alacaksan Doktordan (Kullanılmış olması bile bir kalite göstergesidir)
Eee boşuna şarkısını bile yapmamışlar ‘’doktor doktor civanım, neler istiyor canım, ne istersen alayım ben senin olayım ’’ diye şarkı bile var bu memlekette.
Hangi meslek türüne böyle övgü dolu şarkı yapılmıştır sizce?
Siz hiç duydunuz mu mühendise, gazeteciye, siyasetçiye, sporculara sektör olarak bir şarkı yapılsın kızlar tarafından.
Siz hiç duydunuz mu kız babalarının gazeteciye kız vermek istediklerini!
Kadınlarımız arasında ‘’beni ne doktorlar istedi’’ diye atasözü! bile vardır.
Siz hiç ‘‘beni ne gazeteciler istedi’’ diye bir atasözü duydunuz mu:)?
Unutmayın ki bu memleketin ne Cumhurbaşkanı, ne Başbakanı bile çok basit bir aspirin reçetesini bile yazmaya yetkisi yoktur. Ancak mesleğine yeni başlamış bir pratisyen hekim bile reçete yazabilir.
Onun için çok önemli olduğu kadar hayalleri süsleyen kutsal bir meslektir doktorluk.
Onun içindir ki sizlere bir çağrı yapmadan önce kısa bir süre önce görevi başında Hastasının bıçaklı saldırısına uğrayan Doktor Ertan İskender, "Hiç beklemediğimiz ve ekstra ilgi gösterdiğimiz bir hastadan böyle bir şey gelince ciddi anlamda insan mesleğinden soğuyor. Mesleği bırakmayı çok ciddi anlamda düşünüyorum." Diyerek topluma şiddete maruz kalan doktorların sesi olmaya çalıştı.
Şimdi size soruyorum şiddete maruz kalan bu doktorun feryadı gerektiği kadar ülke gündeminde kaldı mı? Cevabı sizde.
Çok ama çok ihtiyacımız var hele şu zamanda. Omurgalı karakterli fakir fukara babası olan Dr. UFUK ERYILMAZ gibi hekimlere
Ne demek mi istedim.
Karaktersiz hekim yok mu? Var elbette... Ne kadar karaktersiz gazeteci, ne kadar karaktersiz avukat, ne kadar karaktersiz esnaf varsa, o kadar karaktersiz hekim var... Ama Rabbim herkese nasip etmiyor merhameti ve gözyaşlarını.
Parası olmayanı bile tedavi edip sağlına kavuşturan vicdanlı fakir fukara babası hekimler de var bu ülkede, aynen UFUK ERYILMAZ gibi…
‘‘Sizi Kalbinizin Sahibine Emanet Ediyorum’
Hem insanlığı hem doktorluğu mükemmel o*** ender insanlardan onu tanıdığımız için gurur duyuyoruz
Seninle aynı havayı teneffüs etmekten, seni tanımaktan gurur,mutluluk, sevinç duyuyoruz. İyiki varsın; merhametli, vicdanlı, çalışkan kardeşim. Allah Yar ve Yardımcınız Olsun.
Ufuk eryılmaz fakir fukara babasınında üstünde bir doktor