Denizli’de Modeko Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kocasert, yaşanan ekonomik sıkıntılarla ilgili bütün fedakârlığın özel sektörden beklenilmemesi, kamunun da elini taşın altına koyması gerektiğini söyledi.
Denizli’de Modeko Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kocasert, yaşanan ekonomik sıkıntılarla ilgili olarak her şeyin devletten beklenilmemesi gerektiğini söyledi. Yaklaşan yerel seçimlerle birlikte, kamu açığına dikkat çeken Kocasert, kamunun da tasarruf tedbirleriyle ekonomiye katkı sağlaması gerektiğini söyledi. Süleyman Kocasert, ‘Artan girdi maliyetlerine ve düşük seyreden dolar kuruna rağmen sanayici ve ihracatçı üretemeye devam ediyor. Artık fedakârlık sürekli bizden beklenilmemeli, tasarruf tedbirleri anlamında kamuda elini taşın altına koymalı. Tasarrufta kamu genelgeleri ve yönetmelikler artık kağıt üzerinde değil hayatın her alanında olmalı’ dedi.
Yılsonu euro 45, dolar 40 TL olmalı
Türkiye’de dolar kurunun enflasyonla aynı oranda artmaması nedeniyle ihracatçının rekabetin çok fazla arttığı dünya pazarında yeni müşteri bulma konusunda sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken Süleyman Kocasert,”1 Ocak 2021’den bu yana asgari ücretteki artış yüzde 496. Girdi maliyetleri yüzde 100’ün üzerinde artarken kur yüzde 60 civarında arttı. 2023 genel seçimleri öncesinde yaklaşık 1 yıl döviz kurları dar bantta dalgalanmıştı. Benzer durum şimdi de yerel seçimler öncesinde yaşıyoruz. Rekabetçi olmadığımız dönemlerde özellikle ev tekstili sektöründe Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’e kaçan siparişler geri gelmiyor. Bazı pazarlara girebilmek ihracatçının yıllarını alırken, birkaç ayda kaybedilebiliyor. Bu durum eminim her sektör için böyle. Bu demek değil ki kuru tamamen serbest bırakalım. Bu sefer de kur kaynaklı enflasyon karşımıza çıkıyor ve satın alma gücümüz olumsuz etkileniyor. Ancak en azından, ihracatçının rekabetçiliğini sağlayacak; asgari ücret ve enflasyonla uyumlu bir kur beklentimiz var. Bana göre bugün 32 TL seviyelerinde olan Euro 40 TL, 30 TL seviyelerinde olan dolar kuru ise 35 TL seviyelerinde olmalıydı. Baskılanmasa, ülkemizde enflasyonla birlikte kurda yükselseydi. Bu sıkıntıları çekmiyor olabilirdik” dedi
İhracatçı Pazar kaybediyor
Türkiye’deki rekabetçi olmayan kur nedeniyle her geçen gün güç kaybeden ihracatçıların yerini dünya pazarında yeni ülkelerin doldurmaya başladığına dikkat çeken Kocasert, “Şu anda Hindistan ve Pakistan ile aramızda ev tekstili sektöründe yüzde 40’ın üzerinde fark var. Piyasaya yeni oyuncular giriyor. Bangladeş, Endonezya ve Vietnam bunlardan bazıları. Dünyadaki perakende noktalarında Türk ürünlerinin yeri azaldıkça bu ülkeler menşeili ürünlerin sayısı artıyor. Portekiz ile bile Türkiye arasında fiyat farkı nerede ise kalmadı. Hatta bazı ürün guruplarında Portekiz ülkemizden daha ucuz hale geldi. 2023 yılında ülkemiz ihracatı yüzde 0,6 artışla 255,8 milyar dolar olmuştu. Ocak ayında da geçen senekine benzer bir seyir var. Şubat ayı deprem kaynaklı baz etkisinden pozitif gelir ancak mart ve sonrasında önümüzü çok net göremiyoruz. İhracatçıların maliyetleri sürekli artış içinde. Döviz kurunu öngöremediğimiz için bütçe yapamıyor ve sağlıklı fiyat veremiyoruz” dedi
Denizli’de Modeko Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kocasert, yaşanan ekonomik sıkıntılarla ilgili olarak her şeyin devletten beklenilmemesi gerektiğini söyledi. Yaklaşan yerel seçimlerle birlikte, kamu açığına dikkat çeken Kocasert, kamunun da tasarruf tedbirleriyle ekonomiye katkı sağlaması gerektiğini söyledi. Süleyman Kocasert, ‘Artan girdi maliyetlerine ve düşük seyreden dolar kuruna rağmen sanayici ve ihracatçı üretemeye devam ediyor. Artık fedakârlık sürekli bizden beklenilmemeli, tasarruf tedbirleri anlamında kamuda elini taşın altına koymalı. Tasarrufta kamu genelgeleri ve yönetmelikler artık kağıt üzerinde değil hayatın her alanında olmalı’ dedi.
Yılsonu euro 45, dolar 40 TL olmalı
Türkiye’de dolar kurunun enflasyonla aynı oranda artmaması nedeniyle ihracatçının rekabetin çok fazla arttığı dünya pazarında yeni müşteri bulma konusunda sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken Süleyman Kocasert,”1 Ocak 2021’den bu yana asgari ücretteki artış yüzde 496. Girdi maliyetleri yüzde 100’ün üzerinde artarken kur yüzde 60 civarında arttı. 2023 genel seçimleri öncesinde yaklaşık 1 yıl döviz kurları dar bantta dalgalanmıştı. Benzer durum şimdi de yerel seçimler öncesinde yaşıyoruz. Rekabetçi olmadığımız dönemlerde özellikle ev tekstili sektöründe Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’e kaçan siparişler geri gelmiyor. Bazı pazarlara girebilmek ihracatçının yıllarını alırken, birkaç ayda kaybedilebiliyor. Bu durum eminim her sektör için böyle. Bu demek değil ki kuru tamamen serbest bırakalım. Bu sefer de kur kaynaklı enflasyon karşımıza çıkıyor ve satın alma gücümüz olumsuz etkileniyor. Ancak en azından, ihracatçının rekabetçiliğini sağlayacak; asgari ücret ve enflasyonla uyumlu bir kur beklentimiz var. Bana göre bugün 32 TL seviyelerinde olan Euro 40 TL, 30 TL seviyelerinde olan dolar kuru ise 35 TL seviyelerinde olmalıydı. Baskılanmasa, ülkemizde enflasyonla birlikte kurda yükselseydi. Bu sıkıntıları çekmiyor olabilirdik” dedi
İhracatçı Pazar kaybediyor
Türkiye’deki rekabetçi olmayan kur nedeniyle her geçen gün güç kaybeden ihracatçıların yerini dünya pazarında yeni ülkelerin doldurmaya başladığına dikkat çeken Kocasert, “Şu anda Hindistan ve Pakistan ile aramızda ev tekstili sektöründe yüzde 40’ın üzerinde fark var. Piyasaya yeni oyuncular giriyor. Bangladeş, Endonezya ve Vietnam bunlardan bazıları. Dünyadaki perakende noktalarında Türk ürünlerinin yeri azaldıkça bu ülkeler menşeili ürünlerin sayısı artıyor. Portekiz ile bile Türkiye arasında fiyat farkı nerede ise kalmadı. Hatta bazı ürün guruplarında Portekiz ülkemizden daha ucuz hale geldi. 2023 yılında ülkemiz ihracatı yüzde 0,6 artışla 255,8 milyar dolar olmuştu. Ocak ayında da geçen senekine benzer bir seyir var. Şubat ayı deprem kaynaklı baz etkisinden pozitif gelir ancak mart ve sonrasında önümüzü çok net göremiyoruz. İhracatçıların maliyetleri sürekli artış içinde. Döviz kurunu öngöremediğimiz için bütçe yapamıyor ve sağlıklı fiyat veremiyoruz” dedi