Değerli okurlarım,2015 yılı nı geride bıraktık..Bana göre geçen yıl çok sıkıntılı geçti.
Basın kanunu değiştirilemediği için ,biz gazeteciler yine özgürce yazılarımızı yazamadık.
Çarpıcı,cesur ve dürüst,halk yararına haberleri sütunlarımıza taşıyamadık.
Tek seslilik devam etti.
Nasıl yazacaksınız?En küçük haber mahkemeye gidiyor.Mahkemeler de gazetecilere yazdıkları haberlerden dolayı inanılmaz para cezaları veriyor.
Hapis cezaları veriyor.Zaten benim mahkemelere güvenim de kalmadı.Eski den, babacan hakimler,babacan savcılar vardı.Bunlar biz basın emekçilerine karşı hoşgörülü yaklaşıyordu.
Şimdi öylemi . Düşünün benim 3 yıl ,5 yıl ceza aldığıma..Geri döndüğümde kuruluşlarımın hiçbiri ni bulamam..Kim gazetemi çıkaracak?kim kurumumu idare edecek?.
Ben hapise girdim diye,kimler bana kucak açar?
İş başa düşünce yanında kimse kalmaz.Çünkü insanlar da bu sisteme ayak uydurdu.
Vefasızlık had safhada..Zaten Denizli de 5 günlük,3 haftalık gazeteye düşmesi bunun ispatıdır.
Bu işin ekonomik boyutunu düşünün.Artık insanlar okumuyor..Gazete almıyor,abone olmuyor.
İşi düştüğünde “Yetiş gazeteci “diye bağırıyor..
Günümüzde ilan-reklam da KDV oranı % 18..Dünyada Basın dan,bu kadar yüksek KDV alınan ülke yok.
Kurumlar vergisi % 46..SGK pirimleri tavan yaptı.Bir kişimin SGK pirim maliyeti 590 tl.
Zaten ekonomik yönden zor durumda olan gazetelerimiz buna nasıl dayanacak ?.
Artık belediyelerin,sivil toplum örgütlerinin ve siyasi partilerin eline düştük.
Onların merhametindeyiz..
Artık eskisi gibi 20- 30 yıl önceki o kaliteli siyasetçiler de yok.Hiç para harcamadan vekil olmak isteyenler,belediye başkanı olmak isteyenlerin kol gezdiği yıllardayız.
Bunlar biz basın mensuplarını kan kusturuyor..
İddia ediyorum,3- 5 yıla kalmaz,Denizlide 2 veya 3 gazete anca ayakta kalabilir.10 sene sonra gazete de kalmaz.
Artık siyasetçi de,halk da haber yazdıracak gazeteci bulamaycaktır.
Biz Özel radyo ve televizyonlar, hala kabus gibi üstümüzde duran “Telif yasasının mağduruyuz.
60-70 -80 milyar gibi bizlerden istenen telif bedelleri radyo fiyatına dayandı.
340 tane özel radyo ve televizyon yayın hayatına ara verdi.
Yayıncı kuruluşlar sürekli mahkeme koridorlarında sürünüyor.
Her mahkeme yayıncı kuruluşun aleyhine sonuçlanıyor.
Çünkü karşı tarafta bulunan meslek birliklerinde para çok fazla.
Tutuyorlar avukatları,açtırıyorlar mahkemeleri..
Garibim bizim yayıncıların çoğu avukat tutamıyor.
Avukatlık bedeli çok yüksek.dava kaybettiğinde karşı tarafın avukat parasını da senden alıyorlar.
Yani mahkemelerde hak aramak da pahalı.
2016 yılında ,RTÜK yasası yeniden hazırlanmalıdır.
Şu anki RTÜK yasası,tamamen ,rtük memurlarının hak ve menfaatlerini düzenleyen bir yasadır.
Yayıncı kuruluşlara,özel radyo ve televizyonlara hiçbir katkı sunmuyor.
Beyannemeyi bir gün geç veriyorsun basıyor cezayı..Beğenmediği haberi anında sansür.Yayın kısıtlama cezası..Cezacı mantıkla RTÜK faaliyet gösteriyor.
Yayıncıların lehine hareket eden RTÜK ‘ün yeniden yapılandırılması lazım.
Çünkü RTÜK bütçesi biz yayıncılardan alınan paralarla oluşuyor.
Ama Rtük bizlere hizmet etmiyor,bırakın hizmet etmeyi,bize hasım olarak görüyor.
Telif yasasını hükümet ne yapıp yapıp yeniden düzenlemelidir.
Kendine meslek birliği adını veren derneklere, bu kadar yayıncı kuruluşu teslim etmemelidir.
Sanatçı dediğimiz insanların pek çoğu, televizyonlara çıkarak ,göstere göstere HDP ye oy verdiğini söyleyen insanlar..Pek çok aşırı uç,Dev-Sol,Dev –yol gibi örgütlere sempatizan sanatçı dolu.
İşte bunların üye olduğu derneklerin tutum ve davranışları nasıl olur?
Bunun değerlendirmesini okurlarıma bıkarıyorum..Aşırı uçlardan bu ülkeye yarar gelmez.
Bizler özel radyolar ve televizyonlar,RTÜK’ün reklam beyannamesine eklenecek bir madde ile bu sorunun çözümünü bekliyoruz.Her ay RTÜK’e verdiğimiz reklam beyannamesine % 2 pay eklensin.
Bu pay da meslek birliklerine dağıtılsın.
Yayıncılar da derin nefes alsın..
Allah hakkımızda hayırlısını versin..Ben Allaha sığınıyorum.
Çünkü güvenim kalmadı..Kendimi de güvende hissetmiyorum..
Saygı ve sevgilerimle..