Aksiyoner bir devlet ve milletiz. İçimiz içimize sığmıyor, âdeta patlamaya hazır bir yanardağ gibiyiz. Zira ülkemiz de; bırakın her günü, neredeyse saat başı GÜNDEM DEĞİŞİYOR. Bir bakıyorsunuz AFRİN OPERASYONU (ZEYTİN DALI), bir bakıyorsunuz ABD ye posta koyan açıklamalar, diğer yanda iyi ki varsın dediğimiz CHP ve onun ZAFERE HASRET genel başkanı sayın Kemal KILINCTAROĞLU 'nun POTPORİLERİ (!)
Ne yapalım içimize işlemiş bir kere. Olmazsa olmaz.
Günler den gene Cuma. PAYİTAHT ABDÜLHAMİT HAN ile buluşma günümüz. Kimseye de randevu vermiyorum.(!) Geçen haftaki bölümde DUYUN- I UMUMİ'nin ülkeyi nasıl kaosa sürüklediğini izledik.
Birden hayal dünyamıza 2002 ye kadar ki süre içerisinde geçen, bugünün DÜYUN-U UMÛMİYYE si IMF aklımıza geldi.
HEY GİDİ GÜNLER HEEEEEEY dedik.
Bizim evdeki üniversitelilere sorduk.
Nedir DUYUN -U UMUMİ biliyormusunuz?
sorusuna cevabını aldık.
Anladınız değil mi?
Nereden bilecek ki?
Neyi öğrettik?
Hangi tarihi anlattık?
Hangi haçlı ordusunun,
Hangi tapınak şövalyelerinin
hangi ismi Ahmed olan içimizdeki hainlerin,
Ülkemi;
BİTİRMEK,
YOK ETMEK,
PARÇALAMAK,
BÖLMEK,
YÖNETMEK için planları olduğunu anlatabildik.
Haaa.
Söylermisiniz;
Ne anlatabildik?
Ne yazabildik?
Ne de....
Peki, Düyun-ı Umumiye nedir?
Düyun-ı Umumiye (Düyun-ı Umumiye-i Osmaniye Varidat-ı Muhassasa İdaresi), 1881-1939 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun dış borçlarını denetleyen kurumdur.
Osmanlı Devleti,
Sultan İkinci Abdülhamid Han zamanına geldiğinde, ağır dış borçlar altında ezilme mevkindeydi. Akıllı tedbirlerle belli bir zaman içerisinde bu borçlar ödenebilirdi. Lakin 93 Harbi (1877-78) hezimeti, devleti iflasın eşiğine getirdi. Devlet, en verimli topraklarını kaybetti.
Düyun-ı Umumiye, devletin sonuna kadar devam etti. Düyun-ı Umumiye, devlet içinde devlet olan ikinci bir maliye gibiydi.
Bu sayede Avrupa devletlerinin yıllardan beri alışılagelmiş tatsız müdahalelerine de son verilmişti. Birçok gelirini Düyun-ı Umumiyeye bırakan devletin sıkıntıya düşmesi kaçınılamazdı ki, bu sıkıntılarla zaman zaman karşı karşıya kalındı. Memur ve asker maaşları iki ayda bir ödenmeye başlandı.
BURASI SİZE BİR ŞEYLER HATIRLATTI MI ACABA?
Allah Allaaah hiçte yabancı gelmedi!!!
Haçlı orduları ve onların tapınak şövalyeleri, içimizdeki hainlerin işbirlikçileri ile 600 yıllık devasa bir imparatorluk bitmiş, coğrafyada yeni bir devletin güneşi yükseliyordu.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ!!!
2019 da tam bir asırlık bir çınar olacak. Dile kolay, tam tamına kocamaaaan 100 sene.
Gene bizim üniversitelilere sorsak.
14 Mayıs 2013 SİZE NEYİ
HATIRLATIYOR?
CEVAB:
HİÇBİRŞEEEEEEY!!!
Oysa bu tarih adeta yeni bir devrin başlangıcı idi.
Bu tarihte Türkiye, Uluslararası Para Fonuna (IMF) borcunun son taksitini ödedi...
Yani diğer bir tabir ile devletin
boynundaki;
zincir,
pranga,
yağlı ilmik,
tasma,
uzaktan kumanda aleti,
Yani ne derseniz deyin
ZİNCİRLERİN KIRILDIĞI gündür.
Türkiye, 11 Mart 1947'de üye olduğu IMF ile bugüne kadar 19 stand-by anlaşması yaptı.
Türkiye'nin 28 Ocak 2013 itibariyle IMF'ye 19. Stand-by'dan kalan borcu 562,1 milyon SDR (yaklaşık 860 milyon dolar) düzeyindeydi. Söz konusu borç, 14 Mayıs 2013'te 281 milyon 54 bin 813 SDR'lik (yaklaşık 421 milyon dolar) son taksitin ödenmesi ile borç kapanmıştır.
ELHAMDÜLİLLAH!!!
ÇOK ŞÜKÜR!!!
Dün ve bugün
PARA VEREN AKIL VERİR
düsturu çerçevesinde artık
NE PARA ALIYORUZ
NE DE AKIL ALIYORUZ.
NE DE EMİR ALIYORUZ!!!
Artık ayakları üzerinde duran ve yatırımlar yapan devasa bir devlet var.
Aslına
Fabrika ayarlarına dönen bir nesil var.
Geçmişin DÜYUN-I UMÛMİYE.
Sonrasının IMF sini
bugün acaba kaçımız hatırlıyoruz.
SAHI UNUTTUK MU?
Unutmayın!!!
Zira
GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN
GELECEĞE BAKAMAZMIŞ!!!
Selam ve dua ile