Bir önceki yazımızda EVE DÖNMÜYORSUNUZ. BİZ POSTALIYORUZ... başlığı altında bir yazı yazmıştık. Bu yazıda ABD'nin İstanbul Başkonsolosluk görevlisi Metin Topuz'un, terör örgütü FETÖ soruşturması kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca, ''Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''casusluk'' ve ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçlarından tutuklandığını, bu karar sonrası ABD ve Türkiye'nin karşılıklı olarak vizeleri askıya aldığını yazmış ve düşüncelerimizi belirtmiş idik.
ABD Büyükelçiliğinde ajanlık yapan Feto terör örgütüne mensup bu elçilik çalışanı, tutuklanmasının hemen akabinde ABD yetkilileri de akıllarınca " bize racon kesersiniz haaa. Görün bakalım size bi vize uygulayalım da Racon kesmek ne demekmiş o zaman görün gününüzü" şeklinde kendilerince bize racon kestiler veya ceza kestiler diyelim. Bizimkiler de eski TÜRKİYE yaaa,
hemen el pençe ayakta durdular..
Yetmedi, " Emredersin, Coni abi(!)" Yetmedi çakı gibi bir esas duruşu gösterdik (!) .
Yemiyorlar artık Coni! Ne millet ne de devlet. Bu diplomatik kriz neticesinde uzun bir süre hem devlet hem de dışişleri bakanları bakanlık düzeyinde, krizin çözümü noktasında görüşmeler yaptılar ise de ABD (DÜNYANIN DEĞNEKCİSİ ya!) sopayı gösterince oturduğumuz yerde oturacağımızı zannetti. Olmadı beeee. Gene olmadı.
Neticede bugünlere kadar gelindi. Bugün internet portallarına düşen bir haber....
Son dakika:
ABD vize krizinde sıcak gelişme! Vize krizi ile ilgili Türkiye'ye gelen ABD heyeti, Türk heyeti ile görüşüyor. ABD heyetinin bazı şartlar öne sürdüğü dile getiriliyor.
şeklinde bir haber vardı. Türkiye buna karşı nasıl bir hamle yapacak diye merakla haberi açtım ve okudum. Yazının gerisinde,
Türkiye'nin ise "Ön şart kabul etmiyoruz" dediği ve görüşmelerin ön şartsız başladığını yazıyordu.
Yazının tamamını okuyunca, ulen bu coniler niye gelirler, daha düne kadar posta koymak bunlarda,
racon kesmek bunlarda,
tehditler savurmak bunlarda,
birden bire ne oldu da,
" yaaa biz bişey unutmuşuz daaa, onu almaya geldik deee" diyen Çakal Carlos misali tilkilik yapıyorlar. Ulen, biz de yedik ya, hay sizi... (Adnan Abi anladın sen onu (!) )
Valla bayram değil, seyran değil. Eniştem beni niye öptü.
Gerçi enişte beni niye öpecek ki? (!) Neyse canım.
Enişte...
Öpmek... vallahi kafam karıştı.
Düşündüm, taşındım. Sonunda bu Ceyar var ya Ceyar kesin Suelin ile kavga etti kafa dinlemeye geliyor diye düşündüm.
" Yok Bilo, o da nerden çıktı canım. Evet, birşeylerle geldik gelmesine de hep sizin hayrınıza olacak kararlarla geldik.
-Ulen ben sizin iyiliğinize de, merhametinize de