İZMİR(Ege Ajans)- Ege Üniversitesi Rektör Vekili olarak atanan Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, göreve başlamasının ardından yoğun bir çalışma temposuna girdi. Üniversiteyi tüm yönleriyle tanımaya çalışan Prof. Dr. Dedeoğlu, tanıma ve bilgilenme sürecini hızla tamamlayıp ortak aklı esas alan bir anlayışla çalışmalarını sürdüreceğini söyledi.
Ege Üniversitesi’nin kurulduğu günden bu güne Türkiye’nin gözbebeği üniversitelerinden biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Beril Dedeoğlu Ege Üniversitesi’nin hem ülke çapında hem de uluslararası alanda rekabetteki öncelikli pozisyonunu koruduğunu belirtti. Prof. Dr. Dedeoğlu şunları söyledi: “Kendisinden sonra birçok üniversite kuruldu ancak Ege Üniversitesi hem ülke çapında hem de uluslararası anlamda rekabetteki öncelikli pozisyonunu korudu. Akademik çalışmaları ve yetiştirdiği öğrencileri bakımından tescili yapılmış bir kurum. Bunun ötesinde çok değerli bilim insanlarının emek verdiği, alın terlerini döktüğü, fedakarlıkla çalıştığı bir kurum olduğunu bizler ve tüm Türkiye biliyor.
Ege Üniversitesi’ni bu kadar özel kılan bir diğer husus – referans oluşturan, parmakla göstermemize yol açan bir diğer sebep – kendi teamüllerini, adetlerini başarılı bir şekilde oluşturmuş, korumuş ve aktarmış olmasıdır. Sorunlarını kendi içinde çözmeyi bilen, çözümler üreten bir kurum.”
“ORTAK AKILLA ÇALIŞACAĞIZ”
Ege Üniversitesi’nin birçok üniversitenin önünü açan ilkleri yapmış bir kurum olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Dedeoğlu, İzmir’e ve çevresine sağladığı katkıların büyük olduğunu vurguladı. Ege Üniversitesi’nin her kesimle iç içe projeler uygulama konusunda öncü bir kurum olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dedeoğlu, “Her kesimle; yerel yönetimlerle, diğer kurumlarla, sivil toplumla iç içe projeler geliştirme konusunda çok öncü bir kurum. Bu, toplumsal fayda yaratması açısından, yarattığı katkı ve değeri açısından inanılmaz bir özellik. Bu, Türkiye’deki benzerleri ile birlikte Ege Üniversitesi’ni çok yukarıya taşıyan bir nitelik. Bu niteliklerin arttırılarak devam etmesi bütün beklentimiz. Bunlar ortak akıl ile yürütülecek meselelerdir. Ben bunların daha da hızlanarak, şevkle ilerleyeceği kanaatindeyim. Çünkü bu potansiyel bu kurumda zaten var, heves de var. Bundan sonra bunun daha da yukarıya çıkarılacağını düşünüyorum” dedi.
“ÜNİVERSİTELER KOLLEKTİF ÇALIŞMA ALANLARIDIR”
Üniversitelerin kolektif çalışma alanları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dedeoğlu, “Üniversiteler, tek başına karar vermenin çok zor olduğu yapılardır. Derste hoca derse girer ama öğrenci soru sorduğu zaman hoca aktaracağı bilgiyi daha da arttırır dolayısıyla interaktif bir oluşumdur. Bilim, teamüller, alışkanlıklar topluca üretilen şeylerdir. Üniversiteler kolektif çalışma alanlarıdır. Özellikle Ege’de multidisipliner çalışmaların çok olduğunu düşünürsek, zaten bu gelenek var. Bu yönetim anlayışında da aynı şekilde devam eder. Zaten bu olmazsa teamüller sürmez. Bunlar Ege’nin zenginlikleridir ve bu şekilde devam etmesi gerekiyor” diye konuştu.
“KAPIM HERKESE AÇIK”
Görev başlamasının ardından üniversiteyi anlama ve öğrenme aşamasında olduğunu dile getiren Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, kapısının herkese açık olduğunu söyleyerek “Burası benim ya da bizlerin mekanı değil. Hepimizin mekanı. Bu ortak aklın üretilmesi için öncelikle rektörlüğün kapısının bütün kesimlere açık olması gerekiyor. Bu aşamadan sonra tek tek fakültelerimizi, merkezlerimizi ziyaret edeceğim” dedi.
Ege Üniversitesi’nin kurulduğu günden bu güne Türkiye’nin gözbebeği üniversitelerinden biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Beril Dedeoğlu Ege Üniversitesi’nin hem ülke çapında hem de uluslararası alanda rekabetteki öncelikli pozisyonunu koruduğunu belirtti. Prof. Dr. Dedeoğlu şunları söyledi: “Kendisinden sonra birçok üniversite kuruldu ancak Ege Üniversitesi hem ülke çapında hem de uluslararası anlamda rekabetteki öncelikli pozisyonunu korudu. Akademik çalışmaları ve yetiştirdiği öğrencileri bakımından tescili yapılmış bir kurum. Bunun ötesinde çok değerli bilim insanlarının emek verdiği, alın terlerini döktüğü, fedakarlıkla çalıştığı bir kurum olduğunu bizler ve tüm Türkiye biliyor.
Ege Üniversitesi’ni bu kadar özel kılan bir diğer husus – referans oluşturan, parmakla göstermemize yol açan bir diğer sebep – kendi teamüllerini, adetlerini başarılı bir şekilde oluşturmuş, korumuş ve aktarmış olmasıdır. Sorunlarını kendi içinde çözmeyi bilen, çözümler üreten bir kurum.”
“ORTAK AKILLA ÇALIŞACAĞIZ”
Ege Üniversitesi’nin birçok üniversitenin önünü açan ilkleri yapmış bir kurum olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Dedeoğlu, İzmir’e ve çevresine sağladığı katkıların büyük olduğunu vurguladı. Ege Üniversitesi’nin her kesimle iç içe projeler uygulama konusunda öncü bir kurum olduğunu dile getiren Prof. Dr. Dedeoğlu, “Her kesimle; yerel yönetimlerle, diğer kurumlarla, sivil toplumla iç içe projeler geliştirme konusunda çok öncü bir kurum. Bu, toplumsal fayda yaratması açısından, yarattığı katkı ve değeri açısından inanılmaz bir özellik. Bu, Türkiye’deki benzerleri ile birlikte Ege Üniversitesi’ni çok yukarıya taşıyan bir nitelik. Bu niteliklerin arttırılarak devam etmesi bütün beklentimiz. Bunlar ortak akıl ile yürütülecek meselelerdir. Ben bunların daha da hızlanarak, şevkle ilerleyeceği kanaatindeyim. Çünkü bu potansiyel bu kurumda zaten var, heves de var. Bundan sonra bunun daha da yukarıya çıkarılacağını düşünüyorum” dedi.
“ÜNİVERSİTELER KOLLEKTİF ÇALIŞMA ALANLARIDIR”
Üniversitelerin kolektif çalışma alanları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dedeoğlu, “Üniversiteler, tek başına karar vermenin çok zor olduğu yapılardır. Derste hoca derse girer ama öğrenci soru sorduğu zaman hoca aktaracağı bilgiyi daha da arttırır dolayısıyla interaktif bir oluşumdur. Bilim, teamüller, alışkanlıklar topluca üretilen şeylerdir. Üniversiteler kolektif çalışma alanlarıdır. Özellikle Ege’de multidisipliner çalışmaların çok olduğunu düşünürsek, zaten bu gelenek var. Bu yönetim anlayışında da aynı şekilde devam eder. Zaten bu olmazsa teamüller sürmez. Bunlar Ege’nin zenginlikleridir ve bu şekilde devam etmesi gerekiyor” diye konuştu.
“KAPIM HERKESE AÇIK”
Görev başlamasının ardından üniversiteyi anlama ve öğrenme aşamasında olduğunu dile getiren Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, kapısının herkese açık olduğunu söyleyerek “Burası benim ya da bizlerin mekanı değil. Hepimizin mekanı. Bu ortak aklın üretilmesi için öncelikle rektörlüğün kapısının bütün kesimlere açık olması gerekiyor. Bu aşamadan sonra tek tek fakültelerimizi, merkezlerimizi ziyaret edeceğim” dedi.